TÜRKİYE JEOTERMAL DERNEĞİ BAŞKANI ORHAN MERTOĞLU
“DOĞALGAZ LOBİSİ JEOTERMALİ ENGELLİYOR”
Türkiye Jeotermal Derneği Genel Başkanı Orhan Mertoğlu, Türkiye’de jeotermal kaynaklarının etkin kullanımının uluslar arası doğalgaz lobisi tarafında engellendiğini söyledi.
Dikili’de devam eden 1. Dikili Yöresi Jeotermal Kaynaklarının Değerlendirilmesi Sempozyumu’nun ikinci gününde konuşan Türkiye Jeotermal Derneği Genel Başkanı Orhan Mertoğlu, “Doğalgaz lobisi jeotermal kaynaklarının etkin bir şekilde kullanılmasına engel oluyor. Geçtiğimiz yıllarda nükleer enerji lobisi de aynı şeyi yapıyordu. Ancak şimdi nükleer enerji santrallerinin yapımının gündeme gelmesiyle artık jeotermalle uğraşmıyorlar” dedi.
JEOTERMAL İLE ISINMA YÜZDE 70 DAHA UCUZ
Jeotermal enerji ile ısınmanın maliyetinin doğalgaz ile ısınmaya göre yüzde 70 daha az olduğunu vurgulayan Mertoğlu, “Doğalgaz ile ısınma aylık 150-200 YTL’ye malolurken jeotermal ile ısınma aylık 40 YTL’ye maloluyor. Tabiî ki karşı çıkacaklar” diye konuştu. Jeotermal enerjinin ekonomik olarak çok ucuz olduğunu, vanasının yerel yönetimlerin elinde bulunduğunu ve bu nedenle dışa bağımlı olmadığını vurgulayan Mertoğlu, dünyada bu işi belediyelerin yaptığını, belediyelerin bu yatırımı yapmasının devletin sırtına yük olmadığını dile getirdi. Finans kuruluşlarının kredi vermek için sırada beklediğini anlatan Mertoğlu, bu kredilerden yararlanabilmek için geri dönüşümü iyi hesaplanmış projelere ihtiyaç olduğunu vurguladı.
EVLER DE ISINACAK
Dikilide ilk etapta 4 bin, ikinci etapta ise 7 bin konutun jeotermalle ısıtılacağına değinen Mertoğlu, “Bunu için Kaynarca jeotermal alanındaki kaynaklar kullanılacak. Getirilecek olan termal su otellere verilecek ve isteyen yazlık evler bir termal motel haline dönüştürülerek onlara da termal su verilecek. Bunun için jeotermal merkez sistemi yaz kış çalışacak. Böylelikle temiz çevre, ucuz ısınma ve konfor sağlanacak” diye konuştu. Kaynarca bölgesinde tespit edilen en yüksek su sıcaklığının 130 derece olduğuna değinen Mertoğlu, şunları kaydetti; “Kuyuların ortalama debisi 50 litre saniye civarında. Şu an ki mevcut kuyular tek tek açılıp çalıştırıldığında toplam 450 litre saniye civarında üretim söz konusu olacak. Bilindiği gibi Dikili’de yaklaşık 400 dönüm ile Türkiye’deki en büyük sera ısıtması yapılmaktadır. Bunlar özel sektör yatırımıdır. Gelişen arama teknikleri, değişen anlayış, diğer enerji kaynaklarının pahalanması, jeotermale olan talebi artırmakta. Daha derin kuyuların açılması, arama ve sondaj maliyetlerinin küçülmesi jeotermalin daha cazip olmasını sağlamıştır.”
1980’li yıllarda Balçova’da jeotermal kaynaklardan en fazla 15 litre saniye su üretilebilir olduğunu hatırlatan Mertoğlu, Değişen anlayış ve gelişen arama teknikleri sayesinde bugün Balçova’da 450-500 litre saniye jeotermal üretmenin mümkün hale geldiğini vurguladı.
Mertoğlu, Dikili’de jeotermal üretmek için kaynaklar ve şehrin coğrafi yapısının müsait olduğunu dile getirerek, “7 kilometrelik hat yeterli olacak. Halbuki Türkiye’de 17 -18 kilometrelik taşıma hatlar var” dedi.
1. DİKİLİ YÖRESİ JEOTERMAL KAYNAKLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ SEMPOZYUMU 2. GÜN
Jeotermal enerjinin etkin kullanımı barışa da katkı sağlar
Dünyadaki savaşların çoğunun petrol ve nükleer enerji nedeniyle çıktığına dikkat çeken Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Tanay Sıtkı Uyar, “Jeotermal enerjiyi Dikili ve tüm Türkiye’de etkin bir şekilde kullanırsak barışa da hizmet etmiş oluruz” dedi.
1.Dikili Yöresi Jeotermal Kaynakların Değerlendirilmesi Sempozyumu’nun 2. gününde jeotermal enerjinin etkin kullanımı ve jeotermal enerji katkısının artırılması konusu tartışıldı. Dünyadaki savaşların çoğunun petrol ve nükleer enerji nedeniyle çıktığına dikkat çeken Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Tanay Sıtkı Uyar, “Jeotermal enerjiyi Dikili ve tüm Türkiye’de etkin bir şekilde kullanırsak barışa da hizmet etmiş oluruz” dedi. Konutlarda enerji kullanımında tasarrufun önemine de değinen Uyar, ” Evlerimizde ne kadar az enerji tüketirsek o kadar fazla ev jeotermal enerjiyle ısınma imkanı bulur. Dışarıdaki güneş ışığını konutlarda enerjiye dönüştürme konusunda mimar arkadaşlara çok iş düşüyor” diye konuştu.
BATININ ÇÖPLERİNİ ALMAYALIM
Batılı ülkelerin standart dışı, eski teknolojilerini kendi ülkelerinin refahı için Türkiye’ye gönderme çabası içinde olduğunu vurgulayan Uyar, ”AB standartlarında olmayan ürünleri satın almayalım. AB kendi kullanmadığı çöpe çıkardığı teknolojiyi bize gönderiyor. Buna izin vermemeliyiz” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.