İSTANBULDA DA ZAMAN ZAMAN SAKAL VE CÜPPELERİ İLE BARLARI ZİYARET EDİP İNSANLARI 'İSLAM'A DAVET EDEN VE BASINA KONU OLAN “TEBLİĞCİLER” İN YOLU BU KEZ İZMİR’İN ALİAĞA İLÇESİNE DÜŞTÜ.
İstanbul’da da zaman zaman Sakal ve cüppeleri ile barları ziyaret edip insanları 'İslam'a davet eden ve basına konu olan “Tebliğciler” in yolu bu kez İzmir’in Aliağa ilçesinde düştü. İzmir’in Aliağa ilçesine yaya olarak İzmir yönünden gelen bir grup sakallı, cüppeli ve sarıklı kişiler kılık kıyafetleri ile vatandaşın dikkatini çekti.
“İslam'a göre her Müslüman'ın dinini anlatmak, yani tebliğ gibi bir görevi var” inancıyla hareket eden Tebliğ Cemaati mensupları olduğu öğrenilen 5 şahsın, aynı cami cemaati üyesi olduğu ve Manisa’dan yola çıkarak Çanakkale’ye kadar yürümeyi hedefledikleri belirtildi.
Aliağa girişinde Manisa’dan yürüyerek 6 günde Aliağa’ya ulaşan ve 40 günde Çanakkale’ye varmayı amaçlayan grubun sözcüsü Üzeyir Becerir (54), geceleri camilerde yattıklarını ve kimseyi rahatsız etmek istemediklerini belirterek, “Yasa dışı bir amacımız ve niyetimiz yok” dedi.
Manisa’dan yola çıkarak 6 günde Aliağa’ya ulaşan 'Davetçiler Grubu'nun üyeleri, kendilerinin İstanbul'daki İlim ve Hayrat Vakfı'nın üyesi olduklarını söylerken, kendilerinin İstanbul Sultan Çiftliği'ndeki 'Tebliğ Cemaati'ne bağlı Davetçiler Grubu müritleri olduklarını ifade eden tebliğciler, “yerleşim yerlerinde vatandaşları rahatsız etmeden Allah için yürüyoruz” dediler.
Aliağa girişinde A.A muhabirinin sorularını cevaplayan grubun sözcüsü Üzeyir Becerir (54), “Tebliğ Cemaati doğrultusunda hareket eden Mescid-i Selam İlim ve Hayrat Vakfı’nın üyeleriyiz. Huzura ermek istiyoruz. Hiç kimseye önyargı hissetmeden, kimseden bir şey almadan herkese dua ediyoruz. 7 milyar insana ulaşmak istiyoruz. Sadece amel eksiklikleri var. Onlara Allah'ı, Peygamber'i hatırlatıyoruz. Yaptığımızın bizim işimiz olduğu kadar sizin işiniz olduğunu da söylüyoruz. Her insan cennete gitmeli” dedi.
Tebliğci kafilesinin sözcüsü Üzeyir Becerir, “Nefsimizi ıslah etmek için yollara düştük. Allah kurtuluşu, dine koydu, makama mevkiye kurtuluşu vermedi. Dinimizin bütün gereklerini yerine getirmeye çalışıyoruz. Din için eziyet çeken Sahabelerin yaşadıkları eziyeti tekrar yaşamak için bu geziyi yapıyoruz . Senenin 11 ayı çalışıyoruz. Tatil hakkımızda yılın bir ayında tatil yapacağımıza, ibadet yaparak yaya olarak belirlediğimiz hedefe doğru yürüyoruz.” Dedi.
BİLGİ: TEBLİĞ CEMAATİ
“Tebliğci” nitelemesi insanları İslam’a davet eden kişi için kullanılıyor ve Cemaat’e göre her Müslüman, aynı zamanda tebliğle yükümlüdür.
Tebliğ Cemaati 1928’de Hindistan’da Muhammed İlyas Kandehlevi tarafından kurulmuş bir topluluktur. İlkeleri arasında siyasetten ve tarikatlardan uzak durmak da vardır. Hz. Muhammed’in sünnetine harfiyen uyulmasını savunan tebliğciler, dünyayı dolaşıyor ve camilerde yaşıyorlar. Müslümanlara İslam’ın kendilerince yorumunu tebliğ ediyorlar. Çoğunluğu bugünkü Pakistan topraklarında kalan cemaat, Cemaati İslami’den sonra en geniş desteğe sahip grup olarak tanınıyor. Grup, siyasetten uzak dursa da Pakistan’da oy kullanma oranının düşük olmasında etkilerinin büyük olduğu iddia ediliyor. Cemaatin merkezi ise İstanbul’da Mescid-i Selam İlim ve Hayrat Vakfı’nın merkezi.
1987’de kurulan vakfın kökleri, yaklaşık 30 yıl öncesine dayanıyor. Mescid-i Selam İlim ve Hayrat Vakfı’nın 21 üyesi, beş kişilik idare heyeti var.
Tebliğciliğin dünyevi iddiası veya yapılanması yok. Çalışmalar fertlerin gönüllü katılımıyla yürütülüyor. Gönüllülerin amacı tebliğ çalışmalarına katılmak, nefsi ıslah ve ahretlerinin kurtulması. Gönüllüler genellikle iş güç sahibi insanlar; minibüsçüsünden tesisatçısına, emeklisinden mühendisine pek çok kesimden gelenler var. Yılın belli dönemlerinde gönüllü oluyor ve hem vakıfta hem seferlerde görev alıyorlar. (Şenol Gök)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.