Paris Yanıyor…

Paris'in göçmen mahallelerindeki isyan ikinci haftaya girdi. 200 araç ve çok sayıda dükkan ateşe verilirken, olayların ilk kez Paris dışına da sıçradığı bildiriliyor.

Perşembe gecesi meydana gelen olaylar, daha çok Afrikalı göçmenlerin yaşadığı Seine-Saint-Denis adlı bölgede yoğunlaşırken, bölgeye bin 300 kişilik bir polis gücü sevk edildiği belirtiliyor.

Bir haftadır olduğu gibi, sokakların, ellerinde taş ve sopalarla devriye gezen göçmen gençlerin kontrolünde olduğu gözlendi. Kentin kuzeydoğu ve kuzeybatısındaki banliyölerde 200 araç, çok sayıda işyeri ve bir depo ateşe verildi. Depodaki yangının söndürülmesi için 100 itfaiyeci saatlerce uğraştı.

Öte yandan, Perşembe gecesi ikinci haftasına giren olayların, ilk kez Paris dışına taştığı görüldü. Dijon Kasabası'nda da ateşe verilen arabalar olduğu bildiriliyor.

Olaylar, polis tarafından kovalandıkları öne sürülen 2 gencin saklandıkları trafoda elektrik çarpmasından ölmesi üzerine patlak vermişti. Hükümet şiddet olayları karşısında etkisiz kalmakla suçlanırken, parlamentoya hitap eden Başbakan Dominique de Villepin, düzeni sağlama sözü verdi.

Fransa İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy de, elektrik çarpması nedeniyle ölen 2 gencin ailesiyle biraraya geldi. Bakan Sarkozy, Afrika kökenli bu gençlerin ölümüne yol açan olaylar dizisinin eksiksiz soruşturulacağını söyledi. Bakan Sarkozy daha önce, olaylara katılanları 'pislik' olarak nitelemiş ve bu ifade yüzünden gerilimi tırmandırdığı gerekçesiyle eleştirilmişti.

Sarkozi'nin girişimi öncesinde Fransa'daki Müslüman liderler, siyasetçileri, göçmen topluluklarına daha saygılı davranmaya çağırdı. Ülkede Müslümanların resmi temsilcisi kabul edilen konseyin başkanı Delil Bubekir, göçmen kökenlilerin 'utanç verici varoş mahalleleri' olarak ifade ettiği yüksek bakımsız apartmanlardan oluşan semtlere mahkum edilmemesini istedi.

Olayların başladığı Clichy-sous-Bois'dan bir Müslüman lider de, semtte yaşayanların dörtte birinin genç ve işsiz olduğunu vurguladı