Osmanlı Arması Vitraydan Yapıldı.

Ressam ve Vitray Sanatçısı Avukat Tahsin Aykanat’ın, Resim ve Vitray Sergisi Aliağa Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi’nde açıldı. Sergide en büyük ilgiyi Osmanlı arması çekti.

Açılışına Aliağa Kaymakamı Emir Osman Bulgurlu ve Belediye Başkanı Tansu kaya ile çok sayıda sanatseverin katıldığı sergide 50 vitray ve resim çalışması sergileniyor.

1957 Ankara Doğumlu olan ve Serbest avukat olarak çalışan Tahsin Aykanat’ın İkamet ettiği Yeni Şakran’da yaptığı sanat çalışmalarının daha önce çeşitli karma sergilere katıldığı öğrenilirken, Sanatçı  ilk kişisel sergisini Aliağa’da açtı.

Sergide en büyük ilgiyi 1203 parçadan oluşan Osmanlı Arması Vitray çalışması çekti. Sanatçı Tahsin Aykanat, 4 ayda tamamladığı Osmanlı Arması vitray Çalışmasında 39 değişik simge ve şekil bulunduğunu söyleyerek,  Osmanlı armasının ilk kez vitray sanatı ile, tiffany tekniği kullanılarak uygulandığını açıkladı.

Sanatçı Av. Tahsin Aykanat, sergisini gezen ziyaretçilere ve sanatseverlere bilgi vererek “Zengin ve muhteşem bir görüntü arz eden Osmanlı Arması, 39 değişik simge ve şekille ilk bakışta çok karmaşık bir yapı izlenimi vermektedir. Bu nedenle sanatsal uygulaması oldukça güçtür. Osmanlı Arması bu güne kadar tarih boyunca çeşitli sanatçılar tarafından Ferman ve Beratlar Üzerine hattatlar tarafından çizilerek, kağıt üzerine baskı ile, Yapılarda mermer oyma ve kabarma ile, Madalya, nişan ve altının üzerine darp ile, Kumaşa baskı ile, İpek işleme, Ahşap oyma ve kabartma, Halı ve kumaş dokuma, Boyama ve Parşömen oyma gibi değişik tekniklerle yapılmıştır. Ancak bu arma ilk kez tarafımdan vitray sanatı ile, tiffany tekniği kullanılarak uygulanmıştır” dedi.

Sanatçı Aykanat, Tiffany Tekniği ile vitray Sanatı uygulamasının her bir simge, şekil ve desenin, renkli camlarla tek tek şekillendirilerek, bakır ile kaplanmasından sonra birbirlerine lehimlemek suretiyle birleştirilmesi şeklinde uygulandığı bilgisini de vererek Osmanlı Armasının güç, kudret ve iktidarı simgelediğini söyledi.

İlk kişisel Resim ve vitray Sergisinin en büyük ilgiyi çeken nadide eseri Osmanlı armasının yapımımın sabır gerektirdiğini kaydeden Sanatçı Tahsin Aykanat, “Bu eserin meydana getirilmesindeki en büyük sorun belli bir beceri ve ustalık gerektirmesinin yanında zaman ve sabır sorunudur. 26 değişik renk ve dokuda cam kullanılarak, tamamı 1203 parçadan oluşan bu eser, 4 aylık çalışmanın sonucu olup, bilinen ilk vitray çalışmasıdır” dedi.

OSMANLI ARMASI

Osmanlıların ilk devlet arması, sultanların nişan ve alameti olan tuğralardı. Osmanlı bayrak ve sancaklarında yer alan tek ve üç hilal sembolü ile tuğralar dışında devleti temsil eden herhangi bir alamet bulunmuyordu. Sultan adına yaptırılan her türlü binanın üzerinde, paralarda, fermanlarda ve beratlarda, gümüş eşya üzerinde garanti damgası olarak bulunan tuğralar bir yazı değil, bir alamet olarak tanınmıştı. Tüm padişahların tuğraları, çok az değişiklikle hep aynı formu korumuş, böylece, Osmanlı hanedanının bir arması olmuştu.

Osmanlı sultanlarının bir imzası olan tuğralar, Osmanlı hanedanının da arması olması yanı sıra, Osmanlı devletini de temsil eden bir arma olmuştur.

III.Selim zamanında başlayan ıslahat hareketleri ve Nizam-ı Cedid ordusunun kurulması sırasında, eski düzenin sembolü olarak görülen tuğra yerine, yeni düzen adı verilen bu dönemi temsil edecek yepyeni görüntülere ihtiyaç duyulması ile; taç, tuğra ve ay-yıldızın birlikte yer aldığı bir arma yaratılmıştır.

Batılıların anlayacağı görünümde bir arma oluşturma çabası, Nizam-ı Cedid ile bağlantılı olup, ilk ciddi örneği sultan III.Selim için 1213 tarihinde, İngiliz bir hakkaka yaptırılan Mühr-i Hümayum'dur.

Osmanlı armasında silahların toplu olarak yer almasının ana nedeni, güçlü Osmanlı ordusunun bütün unsurları ile yansıtılması kaygısıdır.

Osmanlı armasına standart bir görünüm verilmesi, II.Abdülhamit'in 17 Nisan 1882 tarihli emirleri ile gerçekleşmiştir. Bu tarihe kadar armada olan gelişmeler dikkate alınarak yeni bir arma oluşturulmuştur. Bu armanın ilk örneklerinden biri, 1300 (1883) tarihli Büyük imtiyaz Madalyası üzerine darp edilmiştir.

Osmanlı armasının en karakteristik özelliği, militarist görümünün ağır basmasıydı.Arma, çok sayıda simge ve şekillerle hazırlanmıştır. Zengin ve muhteşem bir görünümdedir. Büyüklük, güç ve azamet, armanın uyandırdığı ilk duygulardır. Batılı devletlere verilmek istenen ilk mesaj, güçlü ve geleneksel bir orduya sahip olan, büyük bir devlet imajıdır.

Bir yandan batı ülkelerine, Osmanlının güçlü bir ülke olduğu imajı vermesi beklenen arma, bir yandan da Osmanlı insanının moral değerlerini yükseltmeyi amaç edinmiştir.