23 Kasım 2024
  • İzmir14°C

ULAŞ BAYAM YAZDI

Her alanda tüketim toplumuyuz. Yeni bi şeyler üretmenin vereceği keyiften daha çok, hazırda olanı yemek, hızla tüketmek bizim için daha cazip geliyor her zaman. Gündelik hayatımızda da sınırlı sayıda kullandığımız “Türkçe” kelimeleri bi yana i

Ulaş Bayam Yazdı

2006-05-29 13:15:06

HİPERMETROSEKSÜELLER

Her alanda tüketim toplumuyuz. Yeni bi şeyler üretmenin vereceği keyiften daha çok, hazırda olanı yemek, hızla tüketmek bizim için daha cazip geliyor her zaman. Gündelik hayatımızda da sınırlı sayıda kullandığımız “Türkçe” kelimeleri bi yana itip, çeşitli magazin programlarında ya da içi boş eğlencelik programlarda duyduğumuz, anlamını bilmediğimiz sadece “kulak aşinalığımız” olan kelimeleri cümle içinde kullanmak için öyle enteresan çabalarımız oluyor ki . Oysa genel olarak bakıldığında türk halkının % 80 gibi bir çoğunluğu (Devlet İstatistik Enstitüsü gibi oranlar vermeye başladım ) günlük konuşmalarında 150-200 kelimeyle sınırlı cümleler kurmakta. Bir çoğununda ne anlama geldiğini bilmemekte, sadece konuşmakta.

Anadilimize gerektiği kadar önem vermediğimiz halde, medyatik olan ya da daha doğru bir kelime ile “moda” olan yabancı patentli (patent ne ya! ) kelimeleri kullanmak karizmamıza karizma katıyor sanıyoruz. Bir “image maker”(herhangi bişeye modern görünüm vermeye çalışan, tasarımcı kişi ) rüzgarına kapılıp gitmiştik bundan aylar önce . Nerden gelmişti hangi ünlümüz kullanmıştı bu terimi hatırlamıyorum ama, sokakta karşılaştığımız arkadaşımızın üstünde yeni bir gömlek, ayakkabı vs gördüğümüzde hemen cümle içinde kullanmaya çalışırdık kelimeyi.  Hatta “ Oooo  abi bakıyorum şekil yapmışsın kim senin imaj meykırın söylede bizde gidelim” gibi espri çabalarımız olmuştur bir çoğumuzun . Hepimizin  mutlaka hayali bi image maker’i olmuştu o dönemler.

 Birde son günlerde karşımıza bir “metrosexüel” terimi çıktı . Her güzel giyinen kendine bakan, daha doğrusu zaman içinde fiziksel değişime uğrayan insanlara bu yakıştırmayı yapmaya başladık. Aynı image maker örneğinde olduğu gibi kendine biraz çeki düzen veren, güzel giyinmiş  bir arkadaşımıza “naber lann metroseksüell” tarzı inanılmaz “hoş” yakıştırmalar yapıyoruz. Çünkü kendine bakan, giyimine özen gösteren daha doğrusu “kendine özen gösteren” insana bizim toplumumuz garip bakıyor. O yüzden olsa gerek, biraz güzel giyindiğimiz zaman “hayırdır abi bu ne güzellik ? Bayram değil seyran değil, hayırlı bi iş mi var yoksa ?” sorusuna maruz bırakılıyoruz. Yani bize göre sadece bayramlarda , düğünlerde ya da diğer özel günlerde bakımlı olunmalı. Onun haricindeki günlerde  birer “yaprak”la kapatsak bile kafi...

Her ne kadar 3-4 haftadır TV’lerde bazı ünlü isimlerin geçmiş fotoğraflarını ve şimdiki görüntülerini yayınlayıp, “işte ünlü sanatçının metrosexüel olduğunun kanıtları!!! ” flaş haberlerini görmeye alışsakta, aslı hiç te öyle değil . Türk erkeğinden hiçbir zaman “metrosexüel” olmaz, olamaz. Çünkü toplum olarak altımızda ki otomobillere verdiğimiz önemin yarısı kadar kendimize bakmıyoruz. Saçı sakalı birbirine karışmış, kılık kıyafet desen  cabası, kir pas içinde bile olsak dahi, otomobillerimiz her zaman tertemiz olmalıdır.

Haftada 3 kez araba kullandığı halde 7-8 kez yıkayan insanlar tanıyorum. Kendi ter kokusundan yıkılırken, envai çeşit oto parfümlerine dünyanın parasını sayanları, gün boyu aracına “cila” çekenleri… Sonra çelik jantlar, milyar liralık müzik setleri, araç süsleri ve adını saymanın gereksiz olduğu yüzlerce çeşit aksesuarlarla otolarına “kız” gibi bakanları... El tırnaklarının içi kirden geçilmeyen bakımsızlık abidesi ağabeylerin, ellerinde kuş tüyü temizlik gereçleri ile araçlarında oluşan, en ufak bir lekeyi anında yok etme çabalarını…

 Yani sonuç olarak kendi sağlığımızdan, kendi bakımımızdan, kendi güzelliklerimizi ön plana çıkarmaktan, kendimize önem vermekten daha çok otomobillerimize önem ve değer veriyoruz. Sonuç olarak, bizim toplumumuzda “metroseksüel” gibi bir kavram olamaz. Olsak olsak  “OTOSEKSÜEL ” oluruz. ..

Ulaş BAYAM

[email protected]

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.