26 Kasım 2024
  • İzmir9°C

TÜRKİYE’NİN AB ÜYELİĞİ

1.270 kişiden Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği ile ilgili düşünceleri alındı. Araştırmaya katılan denekler yaklaşık 4,5 milyon üyesi bulunan GfK Türkiye-Mynet Online Araştırma Paneli’nden seçilmişlerdir.

Türkiye’nin AB Üyeliği

2005-10-06 18:45:07

GfK Türkiye ve Mynet işbirliği ile Türkiye’de gerçekleştirilen bir online araştırma kapsamında, 19 Ağustos-14 Eylül 2005 tarihleri arasında, 1.270 kişiden Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği ile ilgili düşünceleri alındı. Araştırmaya katılan denekler yaklaşık 4,5 milyon üyesi bulunan GfK Türkiye-Mynet Online Araştırma Paneli’nden seçilmişlerdir. Bu panel Türkiye’de bu alanda yapılan ilk çalışma olup, daha genç ve internet kullanan kitleyi hedefleyen araştırmalar için mükemmel bir kaynaktır. Online araştırmalar geleneksel veri toplama türlerine göre daha verimli ve süratli şekilde gerçekleştirilmektedir. 



AB’nin müzakere öncesi talepleri adil mi?



Araştırma sonuçları Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği sürecine bazı şüphelerle yaklaştığını göstermektedir. Özellikle kitlenin yapısı göz önünde tutulduğunda sokaktaki insana göre daha eğitimli, sosyo-ekonomik seviyesi daha yüksek kesimin AB üyeliği sürecindeki çekincelerini ortaya koymaktadır. Müzakereler öncesinde AB tarafından ortaya konan taleplerin adil olmadığını düşünenler çoğunluktadır (Hiç adil değil-%34, Adil değil-%38). Buna karşılık Türkiye’nin AB’nin taleplerini karşılama noktasında başarılı olacağını düşünenlerin oranı yüzde 56’dır. 



AB bizi neden istemiyor?



Araştırmaya katılanlara AB ülkelerinin Türkiye’nin üyeliğini neden istemedikleri konusundaki fikirlerini sorduğumuzda yanıtların iki ana yaklaşım etrafında kümelendiği görülüyor: 1.Türkiye’nin nüfusunun çoğunun müslüman olması-%54. 2. Pek çok Türk’ün yaşamak için AB ülkelerine göç etmesi korkusu-%45. Bunları Türkiye’nin fakir bir ülke olması(%32), kültürel olarak diğer AB ülkelerinden farklı olması(%30), Kıbrıs sorunu(%30) ve Kürt sorunu(%27) gibi konular izliyor.



AB üyeliği daha çok ekonomi ile ilgili çağrışımlara yol açıyor



Türkiye’nin AB’ye üye olması halinde neler olacağını sorduğumuzda yoğunlukla yönelinen ilk dört yanıtın ekonomik konularla ilgili olduğunu görüyoruz:



 Türkiye’deki firmalar AB pazarlarına daha kolay ulaşabilir %49



 Ekonomik olarak daha hızlı kalkınan bir ülke olur %42



 Türkler AB ülkelerinde çalışma ve yaşama konusunda daha özgür olur. %42



 İşsizlik azalır %38



 Türkiye bağımsızlığını büyük ölçüde kaybetmiş olur. %36



Türkiye daha demokratik bir ülke olur %29 



Türkiye her durumda AB’ye yaklaşmaktadır



Araştırmaya katılanların çoğunluğu Türkiye’nin AB’ye üye olsa da olmasa da önümüzdeki 20 yıl içinde politik olarak Avrupa’ya yaklaşacağı konusunda hem fikirdir (%66). Türk toplumunun AB ülkelerinde yaşayanların sandığından çok daha modern olduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 60’tır. 



Türkiye’nin AB üyeliğini destekleyenler azalıyor



Türkiye’nin AB’ye üye olmasının “çok iyi/oldukça iyi” olacağını düşünenlerin oranı yüzde 33 olarak gerçekleşirken “hem iyi hem kötü olacak” diyenlerin yüzde 51 olduğunu görüyoruz. Üyeliğin gerçekleşebileceği süreç ile ilgili olarak ise daha iyimser bir havanın hakim olduğu görülüyor. Araştırmaya katılanların yüzde 36’sı üyeliği 0-10 yıl arasında beklerken, yüzde 17’si 11-15 yıl arasında süreceğini öngörmüştür. Yüzde 19’luk bir kesim üyeliğin 16 yıl veya daha fazla süreceğini düşünürken, yüzde 23’lük bir kesim ise üyeliğin hiçbir zaman gerçekleşmeyeceğini düşünmektedir.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.