05 Aralık 2024
  • İzmir8°C

SİYAH VE BEYAZ GİBİ!

Yaşar Eyice

26 Şubat 2017 Pazar 17:35

SİYAH VE BEYAZ GİBİ!

Yaşar EYİCE / Yeni Vizyon Gazetesi

*- Biri Demirel, diğeri İnönü’cü

Muhtarlara yıllardır verdiğim önem ortada.
Hatta bir ara ‘Kentin muhtarı!’ klişesi’ adı altında şehrin sorunlarını ele alıyor, yetkililere duyurmaya çalışıyordum.
Muhtarlardan siyaseten ilk yararlanan ise Süleyman Demirel olmuştur.
Onun özlü sözlerini en fazla İzmirli usta gazetecilerden Ünal Tümin kullanır.
Çoğunu da ondan duydum.
Bir ikinci isim yine usta gazetecilerden Kaya Çelikkanat’tır.
Çok iyi dost olan iki usta gazeteciden Ünal Tümin’i ‘Demirelci’, Kaya Çelikkanat’ı ise ‘İnönücü’ olarak da adlandırabiliriz.
Kaya Çelikkanat muhtarların özlük haklarını ilk önce Devlet Adamı İsmet İnönü’den aldığını savunur ve yasalardan söz eder.
Geçenlerde Gediz Elektrik Genel Müdürünün yaptığı açıklamayı ‘Böyle yönetici istiyoruz’ diyerek vermiştim.
O da muhtarlarla yaptıkları toplantılardan söz etmiş, halkın ve mahallelerin tüm sorunlarını bildikleri için yararlandıklarını bildirmişti.
Konak ilçemize bağlı Kültür ve Alsancak muhtarlarının söyledikleri sorunları dile getirmiştim.
Dikkat ettiyseniz genelde muhtarlar emekli olunca yerlerine azaları gelir.
Çünkü çırak- usta ilişkileri içinde yetişirler.
Okulları yoktur.
Birçok mahallede bu böyledir...
Tabii istisnaları da vardır.
Ve kuralını biliyoruz:
İstisnalar kuralı bozmaz!
Bunları neden yazdım?
Birçok ziyaretlerimde azalar kendilerinin haklarını bilmediklerini ve yasalarda kendileri ile ilgili madde olup olmadığını ve çalışma yapılıp yapılmadığını soruyorlar.
Şimdi tam zamanı!
Anlatmadan önce hiç kimseyi merakta bırakmadan sonucu söyleyeyim:
Muhtar azaları sosyal güvenlik kapsamında değil!
Ama muhtarlara baskı yapıp, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın huzuruna çıktıklarında, yardımcılarının yani azaların da sosyal haklardan yararlanmaları için destek isteyebilirler.

*-  Bakan ne diyor?

CHP Niğde Milletvekili ve KİT komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer Muhtar ve Muhtar azaları ile ilgili SGK uygulamasını Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanına sordu. 
‘Muhtar azalarının da sosyal güvenlik kapsamına alınması düşünülmekte midir? ‘dedi.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in sorusunu yanıtlayan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu ise şu yanıtı verdi:
‘Köy ve mahalle muhtarları 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fırkasının (b) bendi uyarınca zorunlu sigorta kapsamında yer alıyorlar.
Muhtar azalan ise bu kapsama girmiyor!’

*- Yasanın söyledikleri?

10 Eylül 1977 tarih ve 16053 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 2108 sayılı Muhtar Ödenek ve Sosyal Güvenlik Kanununun 31 Mayıs 2006 tarihli ve 5754 sayılı Kanunun 89 uncu maddesi ile değişik 4 üncü maddesinin birinci fıkrasında da, ‘31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4 üncü maddesi kapsamında sigortalı sayılmayı gerektirecek bir çalışması bulunmayan veya bu kapsamda aylık ve gelir almayan köy ve mahalle muhtarları, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılırlar’  hükmüne yer verilerek muhtarları n sigortalılığı konusuna açıklık getirildi.

*- Avukatın fıkrası!

Yine geçenlerde, arada hikâyeler anlatacağımı yazmıştım.
Tabii ki çoğu alıntı.
Örneğin Avukat Senih Özay’dan bir tane alayım.
Bakalım siz ne düşüneceksiniz?
Çobanın birisi, kurtlara karşı kahramanlık gösteren köpeğine bir koyun bağışlamış. 
Olacak ya, o günlerde köpek ölmüş, fakat çoban sözünden dönmemiş. Köpeğe adanan koyun ise habire doğurmuş da doğurmuş, olmuş ayrı bir sürü. 
Çoban bunları ne yapacağını bilememiş. 
En sonunda mahallin hâkimine gitmiş, bu köpeğin mirasının kime kalacağını sormuş.
O da allem etmiş, kallem etmiş, kitapları karıştırmış; sonra da mîrasın kendisine kalacağını söylemiş. 
Büyük bir yükten kurtulan çoban derin bir nefes alıp ferahlamış, ‘hemen sabahleyin köpeğin koyunlarını sizin eve getireceğim’ demiş.
Adam tam kapıdan çıkacağı zaman aklına bir şey takılmış, geriye dönerek sormuş:
‘Ben bu sürüyü size getireceğim getirmesine de, aklıma takıldı; sen bizim köpeğin nesi oluyorsun?’

*-  Örnekleri çoktur herhalde!

Haftanın ilk gününe kahkaha atarak ve düşünerek başlamanızı istediğim için devam edeyim...
Belki bir parça da olsa stresinizi atmanıza yardımcı olurum:
Küçük Karınca her sabah erkenden işine gelir ve neşe içinde çalışmaya başlardı. 
Çok çalışır, çok üretir ve bunları keyif içinde yapardı.
Patronu Aslan, Karınca’nın başında yöneticisi olmadan kendiliğinden bu kadar hevesle çalışmasına çok şaşırırdı. 
Bir gün karı ve verimliliği arttırmak için aklına parlak bir fikir geldi. 
Eğer Karınca, başında bir yönetici bile olmadan bu kadar üretken olabiliyorsa, bir de başarılı bir yöneticisi olsa neler yapardı.

*- İyi niyetle!

Bunun üzerine, müthiş bir yöneticilik kariyeri olan ve yazdığı raporlarla ünlü Hamamböceği’ni işe aldı. 
Hamamböceği işe öncelikle bir saat alarak başladı. 
Böylece Karınca’nın çalıştığı saatleri tam olarak ölçebilecekti.
İş saatlerinde gevşekliğe müsaade etmeyecekti. 
Elbette raporlarını düzenleyecek bir sekretere de ihtiyacı olacaktı. 
Bu nedenle hem telefon trafiğini yönetmek ve hem de arşiv işleri için Örümcek’i işe aldı.
Aslan, gelişmelerden çok memnundu. 
Hamamböceği’nin hazırladığı raporlar gerçekten harikaydı. 
Hatta ondan üretim hızını ölçen ve karlılığı analiz eden renkli grafikler de hazırlamasını istedi. 
Böylece bu raporları ortaklarına sunum yaparken kullanabilecekti.

*- Halkalar büyüyor

Hamamböceği, bu raporları üretebilmek için yeni bir bilgisayara ve donanıma ihtiyaç duydu. 
Artık artan ekipmanlar için de artık bir bilgi işlem departmanı oluşturmanın zamanı gelmişti. 
Bu işleri idare etmek için Sinek’i işe aldı.

Bir zamanlar mutlu, üretken ve rahat olan Karınca bu yeni toplantı düzeninden ve evrak işlerinden yılmıştı. 
Zamanın büyük bir kısmını sorulan soruları cevaplamak ve evrak işleri yapmakla geçiyordu.
Aslan, Karınca’nın bölümünün giderek büyümesinden memnundu. Bölümü daha da büyütmek üzere bir üst yöneticiye ihtiyaç olduğunu düşündü. 
Ve bölüm başkanı olarak başarıları ile ünlü Ağustosböceği’ni işe aldı.

*-  Büyüdükçe büyüdü!

Kendi rahatına ve keyfine düşkün Ağustosböceği’nin ilk icraatı ofisi rahat edebileceği yeni mobilyalarla döşemek oldu. 
Tabi ki kendisinin yeni bir bilgisayara, bütçe kontrol ve stratejik verimlilik planı hazırlanması için kişisel bir yardımcıya ihtiyacı vardı. 
Bunun üzerine eski işyerindeki yardımcısını işe aldı.
Karınca’nın çalıştığı yer giderek kimsenin gülmediği, neşesiz ve mutsuz bir mekana dönüşmüştü. 
Ağustosböceği, patronu Aslan’ı ortamın ruh halini değiştirecek bir çalışma yapılması gerektiğine ikna etti. 
Bunu üzerine, Karınca’nın bölümünde olup bitenleri gözden geçiren Aslan, üretimin ve karlılığın dramatik bir şekilde düştüğünü farketti. Hemen, son derece itibarlı ve iyi tanınmış bir Danışman olan Baykuş’u sorunu çözmesi için işe aldı.

*- İşte sonuç!

Baykuş, Karınca’nın departmanında 3 ay geçirdi. 
Bu hummalı çalışmanın ardından ciltlerce süren muhteşem bir rapor yazdı. 
Raporun sonucu şuydu: 
‘Departmanda aşırı istihdam vardı!’
Aslan, raporu inceledikten sonra dramatik bir karar verdi. 
Ve, elbette, ilk olarak negatif tavırlarıyla dikkat çeken, mutsuz ve çalışma isteğini kaybetmiş olan Karınca’yı işten çıkardı.

***-
GÜNCEL

30 yıldır böylesi görülmedi

Trabzon’da balık fiyatları son 30 yılın en yüksek rakamını gördü. Hamsi tarihinin en yüksek fiyatını görürken diğer balık çeşitleri de hamsiden geri kalmadı. Geçen sene 5 TL satılan hamsi bu sezon 25 TL’yi gördü.
 Geçen yıl bu dönemlerde kilosu 5 TL'den satılan hamsi bu günlerde 25 TL'yi görürken diğer balık çeşitlerinin fiyatları da 3-4 katına kadar çıktığı gözlendi.

*- Yeni vergi dairesi açılışı

Katma değer vergisi iadelerinin etkinleştirilmesi ve hızlandırılması, iade süreçlerinin standartlaştırılması, kayıt dışı mükellef sayısının azaltılması, mükelleflerin gönüllü uyum düzeyinin arttırılması ve katma değer vergisi iadesi konusunda uzmanlaşmış personel ile mükelleflere daha kaliteli hizmet verilmesi amacıyla katma değer vergisi ile ilgili iş ve işlemleri yapmak üzere  ‘İzmir İhtisas Vergi Dairesi Müdürlüğü’ olarak belirlenen vergi dairesinin açılışı, Gelir İdaresi Başkanı Adnan Ertürk, Gelir İdaresi Başkan Yardımcıları ve meslek odalarının değerli temsilcilerinin katılımıyla 03 Mart 2017 tarihinde saat 10.30'da gerçekleştirilecek.

***-
GICIK

*- Ok gibi doğru durursan uzağa atarlar seni..Yay gibi eğri durursan elde tutarlar seni.
*- Sevmediğim birine ‘Çok zayıflamışsın!’ der mutlu ederim. Hemen ardından da ‘Ama karakter olarak!’ lafını da büyük bir nezaketle yapıştırırım!
*- ‘Ben Bela Okumam.. Allah Cezanı, Hoca selanı versin der geçerim’ diyor adı bende saklı okuyucum...
*- Verdiğin değerin karşılığını görmüyorsan, gördüğün değeri ver ki, herkes yerini bilsin.
***-
*- GÜNÜN SÖZÜ: Zenginin basması ipekli görünür.
***-
*- PÜF NOKTASI: Karbonat öyle bir madde ki ne sağlığa faydaları saymakla biter ne hayata dair kullanım alanlarına... Bazen kendisi çok etkili bir ilaç bazen çok etkili bir deterjan! Bazen inanılmaz etkili bir oda spreyi, bazen en etkili bir kozmetik ürünü... 
Buzdolabında oluşan kokuları gidermek için; 1 kâse karbonatı buzdolabının bir köşesine koyun 4-5 gün geçince karıştırın ayrıca sebzeleri ve meyveleri koruyucu etkisi vardır.
***-
*- GÜNLÜK BURÇ: Düşüncelerinizi ve enerjinizi yükseltmek için uzun yürüyüşler yapın. Önceden önemsediğiniz konular ve kişiler sizin gözünüzde değerini kaybedebilir. Ani atak hareketlerin, uzun zaman döneminde zararlı olabileceğini düşünmeli ve karşınızdaki kişiye faza yoğunlaşmamalısınız. Şans sayınız 13, renginiz ise kırmızı.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.