22 Kasım 2024
  • İzmir21°C

ÖZLEM ŞAN OĞUZHAN RÖPORTAJI BÖLÜM 2

ALİAĞA HABER/ ALFATİVİ/ ŞENOL GÖK / Siz, Aday olacağınıza eminsiniz? Tamam. Aday Adayı. İpi göğüsleyeceğinize de eminsiniz. Öyle görünüyor. Ben ipi göğüsleyeceğim derken, Genel Merkezin iradesine ipotek koymuyorum. Eğer aday olarak belirlenirsem, adaylı

Özlem Şan Oğuzhan Röportajı Bölüm 2

19 Mayıs 2013 Pazar 00:13

ÖZLEM ŞAN OĞUZHAN RÖPORTAJI BÖLÜM 2

DEMİR LEYDİ RÖPORTAJININ BİRİNCİ BÖLÜMÜNÜ OKUMAK İÇİN LİNKE TIKLAYINIZ https://www.gunaydinaliaga.com/news_detail.php?id=9063

ALİAĞA HABER/ ALFATİVİ/ ŞENOL GÖK / Siz, Aday olacağınıza eminsiniz?

Aday Adayı diyelim

Tamam. Aday Adayı. İpi göğüsleyeceğinize de eminsiniz. Öyle görünüyor.

 Ben ipi göğüsleyeceğim derken, Genel Merkezin iradesine ipotek koymuyorum. Eğer aday olarak belirlenirsem, adaylığım netleşirse, CHP’nin Aliağa’daki belediye başkan adayı ben olursam ipi göğüsleyeceğim.

Kadın kotasıyla daha kolay bir şekilde milletvekili olabilirsiniz. Neden daha zor yolu seçtiniz?

3 dönem Belediye Başkanlığı yapayım, sonra milletvekili olurum.

O kapı açık diyorsunuz yani?

Evet, o kapı açık.

Belediyenin çalışmalarını nasıl buluyorsunuz? Eksik gördüğünüz taraflar nedir.   

Başkan da bunu ifade etmişti, eksik gördüğüm tarafların başında reklamını eksik görüyorum. Kamuoyuna hizmetlerin anlatımını eksik görüyorum.

4 yıllık icraatlarıyla Aliağa Belediyesi Başarılı mı size göre?

Aliağa Belediyesinin 4 yıllık icraatlarına baktığımızda yapılan o kadar iş var, ama bu işlerin tanıtımı çok iyi yapılmadığı için halkta dönem dönem memnuniyetsizlikler var.

Çalışmalar basın yoluyla duyurulamıyor mu diyorsunuz?

Basın mı diyelim, tanıtım ayağı mı diyelim? Ben çok basın ayağı olarak görmüyorum.

Ne eksikler görüyorsunuz?

Aliağa Belediyesi’nin haberleri her yerde çıkıyor. Haber anlamında bir eksik yok. İnternet basınına bakıyorum, sizler yayınlıyorsunuz. Haberden ziyade bunun tanıtım ayağının eksik olduğunu düşünüyorum. Tanıtım ayağı daha iyi olmalı.

O basınla başlar. Basın ve Halkla İlişkiler yani. Mesela Belediye 8 Mart’ta çok güzel bir etkinlik yaptı. 850 kişi oraya toplandı, sizler de gördünüz. Bugün ayın 12’si. Hani haberi? Hani duyurusu? Yapılmadı. 850 kadını hangi kurum toplayabilir?

Ben de katıldım, belediyenin etkinliğinden bahsediyorsunuz. Doğru bir yaklaşım değil işte. Doğru bulmuyorum. Bunu Turgut Beye de söyledim. Belediyenin oldukça güzel etkinlikleri var.

Bakın benim hep söylediğim bir şey vardı; Parklar yapıldı, aslında çok güzel şeyler yapıldı. Bunu, halkı katarak, halkla paylaşarak anlatabilseydik .ok daha başarılı olurduk.

Ama burada siz de kabahatlisiniz. Hatta ben bunu Facebook’da yazdım. Belediyenin çalışmalarını ben facebook’da şahsi hesabımdan bin beşyüz kişiyle paylaşırken siz paylaşmıyorsunuz. Yönetim Kurulu üyeleriniz paylaşmıyor. Kadın Kollarınız paylaşmıyor.

O eleştirinizi dikkate aldım. Evet, benim de eksikliğim. O eleştirileriniz neticesinde bundan sonra paylaşmaya başladım. Daha önce paylaştıklarım var.

Sanki bir tavrınız varmış gibi?

Hayır, hayır onu bir tavır olarak görmeyin. Biz siyasetle belediyeyi ayrı tutmak istediğimiz için midir nedir bunlar pek facebookta paylaşılmadı. Ama sizin uyarınızı ben ciddiye aldım. Önemli bir uyarıydı. Bu bizim bir eksikliğimizdi. Bu eksikliğimizi bundan sonra biz gidereceğiz.

O kadar ilginç şeyler var ki; Mesela Kudret Karakulak Basın danışmanı, kendi yaptığı haberi kendi sayfasında paylaşmıyor. Böyle olursa tanıtımı nasıl başaracaksınız? Akıl var, mantık var. Bir insan kendi yaptığı haberi neden paylaşmaz. Tanıtım böyle başlar?

Doğru söylüyorsunuz. Her türlü faaliyetin paylaşılması gerekir.

Şimdi yalnız kafama takılan bir şey var; Hakkı Bey gerçekten böyle bir şey dedi mi, siz bana yem mi atıyorsunuz? Bana söz verdi diye bir şey mi söyledi Hakkı Bey?

Evet Söyledi.

Gerçekten mi?

Evet. Yayınlanıncaya kadar aramızda kalacaksa, “Özlem Şan bana ihanet etti” dedi.

İnanılmaz bir şey yani. Ben, bunu Hakkı Beyle konuşmak isterim.

Yayınlandıktan sonra bu argümanı değerlendirirsiniz. Kendisiyle 2 saat sohbet ettik. En önemli argümanı sizin ona ihanet ettiğiniz şeklindeydi.

Siyasi hayatım boyunca hiç kimseye söz vermedim. Asla tutamayacağım sözleri vermem. Böyle bir konuşma asla aramızda geçmedi. Geçmediğine dair benim dünya kadar tanığım var. Geçtiğine dair Hakkı Bey tanık göstersin. Ne diyeyim.

Hakkı Bey röportajımızda, “Bugün kongre olsa, desteğimden yoksun bir Özlem Şan Oğuzhan kazanması mümkün değil” dedi. 60 delegenin kendisine yakın kişiler olduğunu söyledi.

Büyük kitle (Gülüyor)

10 Yaşından beri Aliağa’da yaşayan biri olarak, Aliağa’nın en ciddi sorunu olarak neyi görüyorsunuz?

Aliağa’nın çevresel anlamda büyük bir sıkıntısı var. Son dönemde en önemli sorun olarak trafik sorunu ortaya çıktı. Bakın arabalar kuyruk oluşturmaya başladı, şurda ışıklarda artık bekler olduk. İkici ışığa bile geçemiyoruz. Aliağa’da inanılmaz şekilde imara aykırı yapılaşmalar oldu. Çevre kirliliği var. Şu anda en önemli sorunlardan biri de Aliağa’da yeterli sosyal donatı alanlarının olmamasıdır. Yaz geldiğinde insanlar çocuklarını oyalayacakları, özellikle çalışan anne babalar çocuklarını oyalayacakları yer bulamıyorlar. Gelecek nesilleri sağlıklı bir şekilde yetiştirmek istiyorsanız öncelikle çocuklara yönelik bir şeyler geliştirmek zorundasınız. Bu çok büyük sorun.

Bunların büyük bölümü Büyükşehir ile ilgili sorunlar. Bu sorunların çözümü için Büyükşehir’e verdiğiniz bir rapor, paylaşım var mı?

Büyükşehir zaten son dönemde spor salonuna, sosyal donatı alanlarına el attı. Aliağa ile ilgileniyor. Büyükşehir’in Aliağa’ya katkıları da büyük. Ancak ilerisini planlamalıyız. Aliağa’nın gelecek 15-20 yılını düşünerek planlar yapılmalı.

Bu söylemlerinizi Büyükşehir’e ilettiniz mi?

Biz şu anda Turgut Bey ile görüşüyoruz. Gerçekten ileriye dönük bir planlama gerekiyor. Aziz Başkan geldiğinde eğer üçümüz bir araya gelirsek bu noktaları ben kendisine de ileteceğim. Zaten kendileri de görüyorlar bunları. Planlamalarda biraz fazla uzağı öngörelim. Çünkü Aliağa çok büyüyecek.

Termik Santral konusunda bir tavrınız oldu. Bunu açar mısınız kamuoyuna

Ben termik santrale karşı olduğumu her yerde söylüyorum. Termik santral Aliağa’da yapılmamalı diye düşünüyorum. Bununla ilgili her türlü hukuksal mücadeleyi verelim istiyorum. Biliyorsunuz dava süreçlerimiz devam ediyor. Yalnız şu var; Gözlemlediğim bir şey var. Kalk bu olaya fazla sahip çıkmıyor gibi geliyor bana. Termik santral kurulmasın diye Aliağa halkından çok İzmir, Menemen buraya aktı. Herhalde termik santral iş kapısı olarak görülüyor.

Ama termik santralde çalışacak işçi sayısı belli, Enka’da 50 kişi çalışıyor

Belli ama, Aliağa halkı bunu çok sahiplenmedi.

Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun termik santral konusunda açıklaması var. Bir de Adnan keskin’in CHP’nin enerji politikası ile ilgili yaptığı açıklamalar var.  Buna rağmen termik santralin neyine karşısınız? Kirliliği arttıracağına mı inanıyorsunuz?

Kirliliği arttıran her şeye karşıyım ben. Son teknoloji olur, kirliliği arttırmayacaktır, o zaman bir problem yok. Biz istemezükçü değiliz. Enerji yerleri tabii ki kurulsun. Ama Aliağa’nın bir istiap haddi var, değil mi? Aliağa zaten ağır sanayi bölgesi . İstiap haddi dolmamış yerlerde, çevresel olarak en az zararı getirecek yerlerde kurulsun.

Bölgesel olarak En büyük çevre kirliliğinin nerede olduğuna inanıyorsunuz?  

Demirçelikler bölgesinde

Demir Çelikler sürekli kapasite arttırıyorlar. Bunlar için hiç sesiniz çıkmıyor. Bu konuda bir girişiminiz oldu mu?

Demir Çeliklerin kapasite artışları benim kontrolümde olmadığından herhangi bir girişimde bulunmadım. Ama bireysel anlamda her zaman konuşuyoruz bunu ama, oraya etkim yok, yetkim yok. Böyle bir konuda Don Kişot gibi kılıç sallayacak durumda da değilim.

Ama Belediyenin kapısına çelenk bırakacak kadar kararlı?

Ben belediyenin kapısına çelenk bırakmadım. Yanlış bildiğiniz ikinci nokta. Ben o gün o eyleme de inmedim.

Ama CHP kadroları ordaydı

Ben inmedim. CHP kadrolarından da çok kişi orda yoktu. CHP üyeleri, CHP yönetim kurulu üyesi vardı derseniz isim verin. Biz yönetici olarak inmedik. Biz o sorumluluğun bilincindeyiz. Kendi belediyemizin önüne de siyah çelenk bırakmadık. Ben ve Yönetim Kurulu arkadaşlarım orada yoktu. Ama CHP üyesidir, çevrecidir, ben üyeme de engel olamam.

Aliağa Belediyesine bir termik santral onayı daha gelirse tavrınız ne olacak?

Dün ne tavır sergilediysem bugün de aynı tavrı sergilerim. Daha önce söyledim. Fikirlerimde dünümle yarınım değişmeyecektir. Termik Santrale dün karşıydım, bugün değilim diye bir şey yok. Ben Turgut Başkana da şunu söylüyorum;  Turgut Başkan bu imzayı atmak zorunda kalabilirdi. Kaldı da. Zaten o nedenle attılar. O imzayı atmak zorunda kaldığına da inanıyorum ben. Turgut Beyin, bilerek Termik Santral gelsin diye atmadığını da biliyorum. Üstelik Genel Başkana şu kelimeyi de söyledim; Bana Turgut Beyle ilgili… Biliyorsunuz termik santral sürecinde şu alınmış, bu alınmış diye şeyler söylenmiş. Şu söyleyeyim dedim; Turgut Oğuz’dan asla ve asla.. Şu anda aramız kötü de olsa, ben Turgut Oğuz’un asla bir yerden 1 lira para aldığına inanmadım, gözümle görsem inanmam. Borç vermiştir, o parayı almıştır. Öyle bir şey de yok yani. Turgut Oğuz’un imza atmasının sebebi de başka şeyler değildir. Turgut Bey yasal sorumluluğunu yerine getirdi.

Kamuoyuyla paylaşmamış Turgut Bey ama meğer Kılıçdaroğlu’nun bile haberi varmış.

Keşke, kamuoyuyla ve bizlerle bunu paylaşmış olsaydı. İnanın zaten iş bu raddeye gelmezdi. Biz Turgut Başkan’la beraber sahaya inerdik. Ben o fedakarlığı göstereceğimizi de biliyorum. Halka da neden imza atmak zorunda kalındığını da birlikte anlatırdık.

Turgut Oğuz’un ve Meclis üyelerinin 4 yıllık çalışmalarını başarılı buluyor musunuz?

Belediyenin ve belediye meclisinin yaptığı bir çok başarılı çalışma var. Başarılı buluyorum. Eleştirdiğim noktaları zaten eleştiriyorum.

Meclis Üyeleriyle aranız nasıl?

Hiçbiriyle bir problemim yok. Ne meclis üyeleriyle, ne başkan yardımcılarıyla kişisel bir problemim yok.

Parti etkinliklerine belediye meclis üyeleri katılmadığı için sordum bu soruyu size. İl Genel Meclis üyelerini zaten hiçbir yerde göremiyoruz

Biliyorsunuz Tarık Uslu’yu artık biz de göremiyoruz. İzmir’e taşındığı için. Tarık, kaydını da artık Karşıyaka’ya aldırdı. Şu anda aslında Karşıyaka’nın üyesi görünüyor. Ama Özer bey ve Nesrin hanım aylık toplantılara, 8 Mart ve Şiir dinletisi etkinliklerimize katılamayacaklarını bize iletiyor. Meclis üyeleri belediye etkinliklerine de çok katılmıyorlar. O yüzden bir art niyet görmüyorum.

Meclis üyeleri çok mu yoğunlar? Vakit mi ayıramıyorlar?

O arkadaşlarımızın bileceği bir şey. Ben bilmiyorum. Bir şey diyemem. Belediyenin etkinliklerinde de çok sık göremiyoruz.

Seçime kalan 1 yıl sürede size göre Aliağa’nın mutlaka çözülmesi gereken sorunu nedir?

Bir değil birkaç sorun var. Trafik sorununa acilen el atmamız gerektiğini düşünüyorum. Demiryolunun Aliağa geçişinde daha sağlıklı bir yapı oluşmalı.

O konuda bir tartışma var. AK parti ilçe başkanı Kazım Ulaş, Aliağa’nın atıl kalmaması için İzban demiryolu hattının şehir içinden geçmesini istiyor. Bir başka grup da Aliağa’nın şehir dışından, otoban hattından geçmesini istiyor.

Ben, otoban hattından geçmesinden yanayım. Aliağa atıl kalmaz. Öyle düşünürseniz, hava alanlarının şehir merkezlerine yapılması lazım. Yani insanlar havaalanına giderken belirli bir yere gidiyorlar. Şehrin içinden geçerse, şehrin gelişmesine engel olur. Metro konusunda büyükşehirin Karşıyaka’da yaşadığı sıkıntıların büyük çoğunluğunun sebebi bu değil mi? O yüzden şehrin içinden geçmesi bana göre doğru bir yaklaşım değil. Bana göre dışardan geçmeli. Şehir içinden oraya servisler gidebilmeli.

Düğün salonu gibi ihtiyaçlar seçim öncesi çözülmüş olacak.

İzmir Büyükşehir Aliağa yakınlarına Kuzey Hizmet üssü kuracak. Turgut Oğuz Büyükşehir’den bir şey istemese de Büyükşehir bir şeyler yapmaya çalışıyor. İçme suyu, altyapı vb.

Altyapı çok önemli bir olay. Keşke onu seçimden önce yetiştirebilseler. Özellikle su şebekesinin yenilenmesi çok önemli. Bunun da biran önce, seçimden önce bitirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Onlar bitirilsin ki yollarda yaşadığımız sıkıntılar düzelsin. Kanalizasyon bitti. Şu anda içme suyu şebekesi hatları değiştiriliyor. Burada işbirliği önemli. Yolların kapatılarak biran önce asfaltlanması, halkın mağdur edilmemesi önemli.

Vatandaşlar İZSU’nun çalışmalarından rahatsız

Vatandaşın rahatsızlığının temel sebebi sayaçlar konusu. Bu sıkıntıyı da biz ilgili birimlere aktardık. O konuda bir çalışma yapıyorlar sanırım. Ama vatandaş Büyükşehir’in hizmetlerinden genelde çok memnun. 

İlçe Başkanlığı sürecinde hiç hata yaptığınızı düşünüyor musunuz? Yaptıysanız neydi hatalarınız?

Eğer Muharrem İnce olayını diyorsanız, asla şey değilim. Sizin Muharrem İnce olayını niçin öyle algıladığınızı bilmiyorum. Muharrem İnce olayı diye bir şey yoktu. Bu konuyu olay diye siz yarattınız. Onu da söyleyeyim. Oradan benim ayrılışımın Muharrem İnce ile kesinlikle alakası yoktu. Siz “İnce olayı” diye yaydınız piyasaya. Keşke bana sormuş olsaydınız. Daha sağlıklı bir haber yapardınız diye düşünüyorum.

Sorardım ama, Karakolun güvenli kameralarında da ayrılışınız tespitli, net şekilde var?

Ayrıldım ben. Muharrem İnce ile tokalaştım. Aliağa ilçe başkanıyım, hoşgeldiniz dedim. Sonra ayrıldım.

Partiye gelmediği için tavır aldığınız hemen konuşuldu meydanda. Önce Partiye gelmeli diye konuşmuşsunuz. 

Önce partiye gelmesi konusundaki sözlerim aynen geçerli. Ama benim ordan ayrılışımın sebebi o değil. Gayet samimiyetle, açık yüreklilikle söyleyeyim. Ama, örgütten gelen bir insan olarak ben önce örgütüme giderim.

Bir de telefonlara mesaj çektiniz galiba?

Ben mesaj falan atmadım. Kim attı?

Partililere öyle bir mesaj atılmış. Siz meydandan ayrıldıktan hemen sonra. Muharrem İnce meydana geldiğinde niye gelmediniz? İşiniz mi vardı?

Hayır. Oraya gelmeyişimin sebebi Muharrem İnce’yi protesto ettiğimden değildi.

Belediyeye de gelmediniz

Belediyeye gelmedim.

Neydi İşiniz?

İşim de yoktu. Belediyeye gelmedim.

Cumhuriyet Meydanı’ndan niye ayrılmıştınız?

O özel sebep bana kalsın. Ama Muharrem İnce ile alakası yok. Protesto falan değil. Kaldı ki, Muharrem İnce’nin oradaki söylemi, biliyorsunuz Muharrem İnce önceki Emek şenliklerine de gelmişti.            “Bir çivi bir nalı, bir nal bir yiğidi kurtarır” sözü Muharrem İnce’nin Önceki dönemde de tekrarladığı bir söz. Bazılarının belirli kelimeleri vardır. Bizim Kemal Anadol’un da “Kırım Kongo Kenesi” lafı vardır.

Biz o lafı size gönderme yaptı diye düşündük

Hayır, bir gönderme yok. Daha önceki kayıtları incelerseniz bir gönderme olmadığını görürsünüz. Ama bu konuda hemfikirim. Önce örgüte giderim. Beni o gün bir çok milletvekilimiz de aradı.

Peki Kemal Kılıçdaroğlu önce partiye mi geldi?

Kılıçdaroğlu genel başkandır ve açılışa gelmiştir. Kılıçdaroğlu çok farklı bir olay. Ama bir genel başkan yardımcımız, Perihan Sarı,  geldiğinde önce örgütüne geldi. O gün Alaattin bey, Mustafa Moroğlu partiye geldiler. Aytun bey, telefon etti. Başkanım geç kaldım, partiye mi geleyim, birlikte gidelim, yoksa siz ordaysanız doğrudan oraya mı geleyim dedi.

Ama sizin tavrınız Emek Şenlikleri boyunca sürdü.

Hayır, Panellere geldim.

Sadece birine geldiniz.

Yoo. İki güç panel oldu galiba. Çok da net hatırlamıyorum. 2-3 panele de geldim. Yani olay Muharrem ince olayı değil. Kaldı ki bir haber daha yapıldı, İl Başkanı beni arayıp fırçalamış diye. Böyle bir olay da asla söz konusu olmadı. Olamaz da. Birileri senaryoları yazıyor, benim adıma senaryolar da oynuyor. Kendi yazmadığım bir senaryoda oynamayı kabul etmiyorum. Kendi yazmadığım bir senaryoda da oynamam.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun geçen Kasım’da Çok Amaçlı Sosyal Kompleks temel atma törenine gelişini nasıl buluyorsunuz? Karşılama biraz cılız kaldı galiba?

Biraz geç haberimiz olması nedeniyle cılız kalmış olabilir. Ayrıca Bu konuda çok fazla belediyeyle örgütlü çalışamadık. Bir parça zayıflığımız var. Bir de, havaalanından karşılamada ısrarcı olundu. Havaalanından karşılamada bir çok arkadaşımız yetişemedi. Ben otobüsle gelenlerdenim. Açılışa yetişemeyen o kadar çok arkadaşım var ki.

Buradan kaç araçla havalanına gitmiştiniz?

50 ile 80 arasında olması lazım. Onların birçoğu yetişemedi. Konvoyu kaçırdınız mı yetişemiyorsunuz. Benim en büyük sıkıntım ise şuydu; Açılış Cuma saatine geldi. Yanlış bir zamanlamaydı. Cumada yapılmamalıydı. Zaten yolda gelirken de ilettim, biraz yavaş gidelim, en azından Cuma bitsin diye. Bizim bir çok üyemiz Cuma namazına gidiyor. Biz onları beklemek zorundaydık. Ama, o gün çok fazla açılış vardı. Programı genel merkez yapmış sanırım. Mümkün olduğu kadar programa bağlı kalmak zorundaydılar. Akşamına da genel başkanı yolcu ettik diye hatırlıyorum. Programlara kısa bir süre ayrılmıştı. Kısa sürede ordan oraya koştur, adamcağız da (Kemal Kılıçdaroğlu) perişan oldu.

Kamuoyunda CHP Belediye Başkan adayı olarak adı geçenler var; Turgut Oğuz, Özlem Şan Oğuzhan, Hakkı Ülkü, Uğur Eren, Ulviye Öztürk, Barış Eroğlu, Cantaş Şirin, Özcan Durmaz, şimdilik bildiğimiz isimler.

Olası bir Özlem Şan Oğuzhan ismi açıklandığında bu kadar insanı bir arada tutabileceğinize inanıyor musunuz?

Tabii ki. O arkadaşlarımın hepsinin sağduyulu olduğuna inanıyorum. Onların hiçbiri partisini bırakıp gidecek değil.

Mevcut aday adayı isimleri arasında sizin dışınızda en çok hangisini şanslı görüyorsunuz?

Kırıcı olmak istemem. Herkesin kendi çapında bir şansı var. Ordaki arkadaşlarımın hepsi birbirinden değerli.

Bu isimler dışında sizin duyduğunuz başka aday adayı isim var mı?

Yok. Hemen hemen aynı. Hepsi birbirinden değerli, hepsi yapabilecek arkadaşlar.

Bir bölünme bekliyor musunuz?

Hayır, asla bir bölünme olmaz. Bakın ben Özcan Beyle (Durmaz) 2 yıl birlikte çalıştım. Asla böyle bir şey düşüneceğine inanmıyorum. Turgut bey zaten böyle bir şeyi asla yapacak insan değil. Hakkı Bey, partisinden hayatta vazgeçecek bir isim değil. Uğur Eren, zaten memur olduğu için geri dönecektir. Böyle bir şey olmaz. Cantaş aynı şekilde geçen dönem de adaydı, böyle bir harekette bulunmadı. Ulviye hanım da geçen dönem adaydı. Ama hepsi en fazla birlikte çalıştığımız, birlikte broşür dağıttığımız arkadaşlarımızdır. Hiçbirinin, “ben küstüm, gidiyorum.” Diyecek insanlar olmadığını biliyorum. Biz seçime kolkola gireriz. (DEVAM EDECEK)

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.