KAÇAKÇILARA 8 MİLYAR DOLAR

TBMM Genel Kurulu'nda, Akaryakıt Kaçakçılığı Araştırma Komisyonu'nun raporu görüşüldü. Komisyon Başkanı AKP'li Vahit Kiler, yaptıkları çalışmalarda bu kaçakçılığın boyutlarının siyasilerden, kamu görevlilerine kadar pek çok kişiye uzandığını tespit ettiklerini belirterek, eski Bakanlar Tunca Toskay, Sümer Oral ve Zekeriya Temizel hakkında meclis soruşturması açılmasını istediklerini bildirdi.

TBMM Genel Kurulu'nda Akaryakıt Kaçakçılığı Araştırma Komisyonu'nun raporu ele alındı. Komisyonun Başkanı ve AKP Bitlis Milletvekili Vahit Kiler, akaryakıt kaçakçılığının yüzde 90'ının denizlerde ve dağıtım şirketleri tarafından Irak'a yapılan transit geçiş şeklinde yapıldığını tespit ettiklerini ifade etti. Kiler, deniz yoluyla ithalat yapan 16 firmanın özellikle Irak'a teslim ettiklerini söyledikleri tutarla Irak hükümetinin teslim aldığı tutar arasında 2 milyon 595 bin ton fark çıktığını belirterek, Irak'la yapılan ticaretin Türkiye'ye vergi kaybının yaklaşık 7 milyar dolar olduğunu söyledi. Kiler, özellikle sınır illerinde hem KDP lideri Barzani ve kardeşine hem de PKK'ya akaryakıt kaçakçılığı yoluyla büyük paralar aktarıldığını kaydederek, "Bunlar siyaseten güç oldular ve şu anda bizim karşımızdalar. Ben bunu daha çok önemsiyorum. 5 veya 7 milyarlık vergi kaybı önemli değil, bir Mehmetçik'in hayatı bizim için daha önemli" dedi. Hükümetimizin, akaryakıt kaçakçılığının bütün boyutlarına bakması gerektiğini vurgulayan Kiler, bu organizasyonun içinde siyasetçilerin de kamu görevlilerinin de olduğunu, bu işin içinde yer alan insanların temizlenmesi gerektiğini de söyledi.

Vahit Kiler, konuyla ilgili olarak eski bakanlar MHP'li Tunca Toskay ve ANAP'lı Sümer Oral ve Zekeriya temizel hakkında meclis soruşturması açılmasını istediklerini bildirdi. ANAP İstanbul Milletvekili Emin Şirin, akaryakıt kaçakçılığıyla mücadele etmesi gereken Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen ve Enerji Bakanı Hilmi Güler'in Genel Kurul'a gelmemelerini eleştirdi. Şirin, Habur'dan Marmara Bölgesi'ne kaçak akaryakıtla dolu günde bin tankerin gittiğini belirterek, bu kaçakçılığın içinde olan büyük şirketlerin üzerine gidilmesi gerektiğini söyledi. Şirin, kendisinin pek çok kez akaryakıt kaçakçılığıyla ilgili olarak Petrol Ofisi'ne ihbarda bulunduğu halde, "incelenmesine gerek görülmedi" şeklinde yanıtlar geldiğini de anlattı. Şirin, Türkiye'de akaryakıt kaçakçılığıyla mücadele etmek için öncelikle mutlaka koordinatör bir bakanlık kurulması gerektiği görüşünü de savundu. CHP Balıkesir Milletvekili Sedat Pekel ise, araştırmaları sonunda hayal bile edilemeyecek boyutta bir kaçakçılıkla karşılaştıkların bildirdi. Pekel, akaryakıt kaçakçılığının Türkiye'nin 8 milyar dolar vergi kaybına neden olduğuna, hükümetin 1 Mart tezkeresini Türkiye'ye verilecek aynı miktardaki bir para için onaylanmasını istediğini belirterek, "Onur kırıcı bir anlaşma yerine bu kaçakçılığı önleyerek bu kadar bir para elde edilecektir" dedi.

Hükümet adına konuşan Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, akaryakıt kaçaklığı konusunda mecliste kurulan komisyonun çok ciddi bir çalışma yaptığını belirterek, Türkiye'nin akaryakıt kaçaklığı nedeniyle büyük oranda vergi kaybı olduğunu vurguladı. Pepe, bu nedenle petrol sektörünün yönlendirilmesi ve disiplin altına alınmasının büyük önem taşıdığını belirterek, "Yıllık iki milyar dolarlık vergi kaybımız var. Akaryakıt kaçaklığı artık bir sektör haline gelmiştir" diye konuştu. Pepe, kaçak akaryakıtın en fazla Marmara Bölgesinin sanayi yönden yoğunlaşan yerlerindeki fabrika ve benzin istasyonlarına, Mersin'deki yakıt tanklarına pazarlandığının tespit edildiğini de bildirdi. Türkiye genelinde denetimlerin sürdürüldüğünü ve akaryakıt kaçaklığını önlemek için caydırıcı tedbirler alındığını vurgulayan Pepe, "Akaryakıt kaçağına getirilecek en etkin önlemlerden birisi yazar kasa uygulaması olacaktır" şeklinde konuştu.