İNSANLAR FELAKETLERİNİ HAZIRLIYOR
“Artan nüfus, çevre sorunlarını da beraberinde getiriyor. Ormanların tahrip olması, su kaynaklarının azalması, ozonun delinmesi bu sorunlardan yalnızca birkaçı. Kıyı sistemde nüfusun çok yoğun olması, ekosistemdeki bozulmalara yol açıyor. Orman kayı
2005-11-14 12:28:25
Ege Üniversitesi Çevre Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin ev sahipliğinde düzenlenen “10.Avrupa Ekoloji Kongresi”nde, dünyamızın nüfusunun hızla artmasına rağmen, gerekli tedbirlerin alınmaması nedeniyle yer kürenin aynı hızla kirletildiği ve yoğun nüfusun gelecek açısından büyük felaketlerin hazırlayıcısı olduğu belirtildi. Prof. Dr. Pehr H.Enckell, “İnsanlar kendi felaketlerini hazırlıyor” dedi.
Kuşadası’nda dünyanın 42 ülkesinden 400’e yakın bilim adamının katılımıyla düzenlenen kongrede konuşan Avrupa Ekoloji Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Pehr H.Enckell, insan nüfusunun giderek artmasının, çevre ve kaynakları üzerinde baskı yarattığını belirterek, “Artan nüfus, çevre sorunlarını da beraberinde getiriyor. Ormanların tahrip olması, su kaynaklarının azalması, ozonun delinmesi bu sorunlardan yalnızca birkaçı. Kıyı sistemde nüfusun çok yoğun olması, ekosistemdeki bozulmalara yol açıyor. Orman kayıpları, toprak erozyonunu arttırmakta, tatlı su kaynakları giderek azalmaktadır. Dünyamızda gelecekte su savaşları yaşanacaktır” dedi.
AB YOLUNDAKİ TÜRKİYE İÇİN ÖNEMLİ BİR ADIM
Son zamanlarda dünyanın farklı yerlerinde meydana gelen tsunami, tayfun, kasırga, heyelan ve sel felaketlerinin bu kongrenin önemini daha da arttırdığını belirten Kongre Başkanı Prof. Dr. Ümit Erdem, “Orta Amerika’dan Bangladeş’e kadar çok sayıda bilim adamı, 6 gün boyunca 5 ayrı salonda, 8 konu başlığı altında çevre sorunlarını tartıştı, çözüm önerileri getirdi. Genç araştırmacılarımız bu kongreyi üstlendi. Bu organizasyon; AB yolunda bir adım atan Türkiye için büyük bir önem taşımaktadır” diye konuştu.
Türkiye’nin yakın gelecekte su, toprak, enerji krizi ile karşı karşıya kalacağını açıklayan Prof. Dr. Erdem, “2020’li yıllarda kullanım suyu yarıya inecek, ihtiyaç 7 misli artacaktır. Bu toplantıdan çıkacak sonuçların hükümetler, yerel yönetimler tarafından dikkate alınacağına inanıyorum” dedi. Sera gazı etkisi sonucu atmosferdeki kirliliğin giderek arttığını vurgulayan Prof. Dr. Erdem, “Birçok gölümüz kurudu ya da su kaybı ile karşı karşıya. Arıtma tesisleri kurulmadığı ya da randımanlı olarak çalıştırılmadığı için nehirlerimiz kirleniyor. Toprak, su ekosistemi giderek bozuluyor” diye konuştu.
ANLAŞMALARA İMZA ATIYOR; AMA UYGULAMAYA GEÇİRMİYORUZ
Türkiye’nin çevrenin korunması ile ilgili birçok uluslararası anlaşmaya imza atmasına rağmen, yararlanma konusunda gerekli duyarlılığı göstermediğini belirten Kongre Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nur Sözen; “Avrupa Ekoloji Network’u ile Avrupa Peyzaj Sözleşmesi bunlardan sadece ikisi. Türkiye bu iki anlaşmaya da imza atmasına ve katkı payı ödemesine rağmen, ne yazık ki projeler hazırlayarak geri dönüşümü sağlanmıyor. Birçok genç bilim insanımızın bu sözleşmelerden haberi bile yok” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.