23 Kasım 2024
  • İzmir16°C

HASAN ESER YAZIYOR

Yerel seçim kazanı kaynamaya devam ediyor. Zaman azaldıkça herkesin merak ettiği konu kimin hangi partiden aday olacağı veya başka bir açıdan bakarsak favori partilerin kimleri belediye başkan adayı göstereceği.

Hasan ESER Yazıyor

06 Eylül 2008 Cumartesi 15:17

HER TOPLUM LAYIK OLDUĞU ŞEKİLDE YÖNETİLİR         Yerel seçim kazanı kaynamaya devam ediyor. Zaman azaldıkça herkesin merak ettiği konu kimin hangi partiden aday olacağı veya başka bir açıdan bakarsak favori partilerin kimleri belediye başkan adayı  göstereceği.

Ben, bildiğiniz üzere Foça siyasetinin olabildiğince nabzını tutmaya çalışan ve gelişmeleri köşe yazılarında okuyucularıyla paylaşan bir gazeteciyim. Fakat nedense son günlerde galiba bir gazeteciden çok bir kahine, bir falcıya benzetiliyorum. Yolda yürürken birileri aniden koluma giriyor ve beni bir kenara çekerek, “Allah aşkına söyle söz aramızda kalacak filanca partiden kimi aday gösterecekler?”  diye soruyorlar. Bende ne kadar kendimi tutsam da dayanamıyorum patlatıyorum kahkahayı, “Ben nereden bileyim” diyerek yoluma devam ediyorum.

Gerçekten, nereden bileyim ben filanca partinin kimi aday göstereceğini. Tabiî ki sadece bununla kalsa  iyi. Bir de tavsiyeler var. Filanca kişi, filanca partiden çıkarsa kazanır, filanca parti filanca adayı gösterirse kaybeder... İyide kardeşim bana niye söylüyorsun, ben partilerin Merkez Yürütme Kurulu Üyesi değilim ki  aday belirlemede yön göstereyim. Benim en fazla yapabileceğim kulislerde konuşulanları, sizlerin düşüncelerinizi, kişisel yorumlarımı da içine katarak bu köşede kamuoyuna sunmak.

Her neyse konuyu yine çok uzattık. Geçtiğimiz günlerde ismi mevzu bahis olmayan yine bir Foçalı vatandaşımız benimle Foça siyaseti hakkında sohbet etmek istediğini söyledi. Memnuniyet ile dedim. Sohbetin hemen başında “ Sevgili Hasan AK Parti Foça"da  (şu anda sizlere ismini vermek istemediğim) bir aday ile çıkmayı düşünüyormuş. Aman evladım bizim memleketimiz 10 yıldır yerinde sayıyor artık iktidar partili bir belediye başkanına ihtiyacımız    var. Fakat o aday ile çıkılırsa bu iş çok zor kazanamayız, sonra seçim kaybedilirse bunun telafisi olmaz evladım“ dedi.

Şimdi vatandaşın söz ettiği şahıs Foçalı, paraya pula ihtiyacı olmayan, siyasi bilgisi olan, kültürlü, efendi, dürüst, ahlaklı, saygıdeğer bir işadamımız. Hal böyleyken de yazımın başında belirttiğim gibi kimin kimi aday göstereceğine ben karar veremem, ayrıca üzerime vazifede değil!  Fakat vatandaşın bana söylediği aday adayının meziyetlerini bir anda kafamda canlandırınca kendimi tutamadım, “Neden zor” diye kendisine sormuş bulundum. Öyle ya insanın aklına ilk etapta bir sürü handikap geliyor. Vatandaş önce biraz sustu konuşmak istemedi ben bir daha sordum “Ağabey, sen adından söz ettiğin bu kişi için aday olmamalı diyorsun. Peki bu adam hırsız, üç kağıtçı, dolandırıcı mıdır?” dedim, “Yoook Allah var yukarıda dürüst bir insandır” dedi.  “Bu adamın namusuz mudur?” dedim. “Yook Allah var kendi ailemi bile hiç düşünmeden kendisine gözüm kapalı emanet ederim, o denli güvenirim” dedi. Bu seferde “sizce bu şahısın yöneticilik vasfı mı yok” diye sordum. “Olmaz olur mu   Foça"nın ticaret dünyasında en zeki birkaç isimden biridir. Bugüne kadar yanında birçok insan ekmek yemiştir.” dedi.

Sinirlenmemek mümkün değildi. Fakat kendimi tuttum ve bir daha sordum “Ağabey sen benimle kafa mı buluyorsun?” dedim, “Yok vallahi bulmuyorum“ dedi, “İyi o zaman” dedim “Derdin ne?” “Söyledim ben sana derdimi sen bir yazında yazıver işte bu aday ile bu iş olmaz diye yazıver köşe yazında“ dedi.

Peki  “Ağabey söz yazacağım, ama çatlamak üzereyim belki de adaylığı hakkında konuştuğumuz kişinin aklının ucundan bile adaylık geçmiyordur, fakat biz burada bir saattir adamcağızın kulaklarını çınlatıyoruz. Allah aşkına çatlatma beni ben meraklı adamım söyle neden bu şahısın adaylığı olmaz” diye yine sordum.
Ne cevap verse beğenirsiniz? “Eğil kulağıma” dedi eğildim ve alçak ses ile “Bu dindar bir insan” demez mi! Önce birkaç dakika bunu bana söyleyen vatandaş ile göz göze bakıştık. Hafiften gülümsedi bende kendisine sohbetiniz için teşekkür ederim dedim ve kibarca yanından ayrıldım…

Şimdi, bu vatandaş bana “Yaa Hasan bak, sen de bu memleketin evladısın. Bak bu adamın hakkında önemli iddialar var, adı yolsuzluklara karışmış, alkolik, kumarbaz, çalışmadan geçinir.” diye akıl bulandırıcı sözler söylese, araştırırım ve iddiaların doğruluğunu belgelediğimde de, ağabeyimde olsa babamda olsa hiç düşünmem, çıkar yazarım köşemde “İşte bu adam Foça belediye başkanı olmayı hak etmiyor“ diye (daha önce de yazdığım gibi). Fakat bir insan yalnızca namaz kıldığı için belediye başkanlığına aday olması uygun görülmüyorsa ben orada dur derim, çünkü benim ülkem dünyada Müslüman Demokratik olan tek ülkedir. Bu ülkede ataist birinin nasıl seçme ve seçilme hakkı varsa, Allah"a inancı olan insanlarında vardır.
Ben şunu Foça"da değil, İzmir bölgesinde anlamış değilim. Ne yazık ki ilçemizde ve ilimizde İslamiyet"in şartlarından bir kaçını dahi yerine getiren insanlar toplumumuzda sanki uzaydan gelmiş yani bu dünyadan olmayan!? biri gibi değerlendiriliyor. Bir insanın namaz kılması, içki, sigara içmemesi kısacası muhafazakar olması Foça"da belediye başkanlığına aday olmasına engel oluyor ve yalnızca bu meziyetlerinden dolayı seçim kazanamıyorsa zaten varsın kazanmasın. Çünkü her toplum layık olduğu şekilde yönetilir.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.