" GEMİ ZEHİRLİ DEĞİL ASBESTLİ "

FRANSIZ DONANMASI ALİAĞA"DA SÖKÜLECEK OLMASI ALİAĞALILARI TEDİRGİN ETTİ.

Gemi Söküm Sanayicilerinin, Fransa donanmasına ait eski gemileri sökmek için anlaşma zemini araması, Aliağa"nın, radyoaktif kirlilikten asbeste kadar birçok ölümcül tehlikeyi barındıran Fransız gemilerinin çöplüğüne dönüşme tehlikesi doğurdu. Gemi sökümcülerin, Fransızlarla dirsek temasında olması üzerine Aliağa kamuoyu, gemi söküm sanayicilerinin kâr uğruna Aliağa ve bölgenin cehenneme çevirmesinden endişe ediyor. Çevre ve insan sağlığına zarar verdiği gerekçesiyle sık sık uluslararası çevre örgütlerinin ve Aliağa kamuoyunun tepkisini çeken Aliağa"daki Gemi Sökümcüler, bu kez Fransa Donanması'ndan bu yıl hurdaya ayrılacak 270 savaş gemisine talip olunca Aliağa ve çevresinde endişeli bir bekleyiş başladı.

İşçi sağlığı ve iş güvenliği başta olmak üzere, Asbest, tehlikeli atıklar, çalışma koşullarındaki olumsuzluk ve nükleer atık tehlikeleriyle tüm eleştiri oklarını üzerlerine çeken Gemi Sökümcüler, bu kez Fransız donanmasının hurdaya ayrılacak gemilerini sökmek için girişimlere başladı. Geçtiğimiz hafta Denizcilik Müsteşarlığı Tersaneler Daire Başkanı Orhan Özbek ile birlikte Aliağa'ya gelen Fransız Donanması komutanlarından Amiral Hubert Jovot, Makine Mühendisi Christian Helow ve Gemi İnşaat yetkilisi Claude Wohrer bölgenin savaş gemilerinin sökümü için uygun olup olmadığını inceledi.

Heyette bulunan Amiral Hubert Jovot “Fransa"da bu gemileri eğitimlerde hedef olarak kullanıyorduk. Daha sonra bu gemileri hedef olarak kullanma yeni yasalarla çok zorlaştı. Fransa"da ilgili kurumlar bu gemilerin nasıl elden çıkarılabileceği konusunda çalışma başlattı. Türkiye"de gemi söküldüğünü bildiğimiz için biz komisyon üyeleri Türkiye"deki gemi sökümünün ne şekilde yapıldığını yerinde tespit etmek için Aliağa"ya geldik” dedi. Amiral Hubert Jovot, gemilerde radyoaktif serpinti ve kimyasal kirlilik bulunup bulunmadığı konusunda ise kamuoyunu aydınlatacak bir açıklama yapmadı ancak gemilerin tatbikatlarda hedef olarak kullanıldığını itiraf etmesi kafaları karıştırdı.

Aliağa"ya getirilecek olan Fransız donanmasına ait 270 geminin tatbikatlarda hedef olarak kullanıldığının Fransız yetkililerce açıklanması akıllara radyoaktif kirlilik tehlikesini getirdi. Fransa donanmasının uluslar arası sularda yaptığı tatbikatlarda nükleer, kimyasal ve radyoaktif içerikli silahları da bu gemiler hedef gösterilerek denenmiş olması ihtimali Türkiye"nin yeniden batılı ülkelerin nükleer ve kimyasal çöplüğü haline dönüşmesi tehlikesini gündeme getirdi. Gemilerin sökümü esnasında Kimyasal ve radyasyonlu malzemelerin çevre ve insan sağlığı için önemli tehdit oluşturması Aliağa başta olmak üzere bölge halkını korkutuyor. Aliağa"da sökülecek olan Fransız donanmasından emekliye ayrılan 270 savaş gemisi arasında asbest ve nükleer yakıtla çalışan radyoaktif kalıntılı Fransız uçak gemisi Clemenceau"nun da anlaşma sağlanırsa Aliağa"da söküleceği iddia ediliyor.

Gemi Sökümcüler Derneği 2. Başkanı Mustafa Erdil"de “Bu konu bizim için çok önemli Asbest konusuna ne kadar duyarlı olduğumuzu asbest konusunda ekipman olarak hazırlıklı olduğumuzu ve ekiplerimizin çalışmalarını yerinde gördüler. Şu anda gemi söküm sektörünün yaşadığı krizi göz önüne alırsak bu Türkiye ve bizim için büyük bir fırsat. Bu işi almak için büyük çaba harcıyoruz. Bizlerin çevre, işçi sağlığı ve güvenliği açısından ne kadar iyi ve ileri olduğumuzu ve teknik donanımızı yerinde gördüler. Biz bu işe talibiz. 270 savaş gemisi 100"ün üzerinde sivil gemi kesilme ve parçalanma işi bize hayat suyu olacaktır. Sadece 270 savaş gemisi demek. 700 bin ton hurda demektir. Gemi söküm sanayisine can suyu olacak  bu anlaşmayı sağlamak için tüm gücümüzü seferber ediyoruz. Bunun Aliağa"dan Türk ekonomisi ve demir çelik sektörüne girdisi 300 trilyon demektir. Anlaşmanın sonucu yıl sonunda gelen heyetin toplanması ile  belli olacak bu işe talibiz. 2007 yılının ilk üç ayında Fransız heyet gemilerin nerede sağlıklı sökülebileceğine karar verecek. “dedi.

DÜNYANIN REDDETTİĞİ GEMİ TÜRKİYE"YE GELİYOR
Öte yandan 1999"dan beri Amsterdam Limanı"nda bekletilen Meksika bandıralı Otopan gemisinin birinci derece kansere sebep olan asbestli amyant kaplamalarının sökülmesi için Aliağa gemi söküm bölgesinde bulunan Şimşekler Tersanesi"ne doğru yola çıktığı öğrenildi.  Hollanda Amsterdam Limanı"nda 7 yıldır bekletilen Meksika bandıralı "Otopan" adlı geminin kanserojen amyant maddesinden kaplamalarının söküleceği İzmir-Aliağa"ya üç hafta içerisinde ulaşacağı tahmin ediliyor. Geminin söküm işleminin yapılacağı Şimşekler Tersanesi"nin sahibi Osman Şimşek ise bakanlıktan gerekli izinlerin alındığını iddia etti.
"Otopan" isimli geminin kaplamasının söküleceği Şimşekler Tersanesi"nin sahibi Osman Şimşek, Hollanda"dan yola çıkan geminin tesislerine söküm için yola çıktığını doğruladı. Şimşek, gemideki asbestli kaplamalar konusunda ise şunları söyledi: “ Basilisk  firmasından satın aldığımız Otopan isimli gemi, tesislerimizde kesilecek. Bu madde her gemide standart olan yanmaz özelliği olan kaplamalardır. Geminin, üç haftada ulaşacağını tahmin ediyoruz.” Hollanda Çevre Bakanlığı"nın, Çevre ve Orman Bakanlığı"ndan gerekli izinleri aldığını iddia eden Şimşek, Bakanlık Müsteşar Yardımcısı"nın böyle bir izin olmadığını gazetecilere açıkladığını öğrenmesi üzerine; “ Bakanlıkta bu konuyu takip eden bir birim var, işleri onlar yürüttü. İzinsiz gemi getirmemiz mümkün değil. Asbest dışında gemide herhangi bir tehlikeli atık yok. Sadece her gemide olan kadar yani 1000KG asbest var. Gemi söküm olarak da asbest sökümü konusunda sertifikalı uzman ekiplerimiz ve araç gereçlerimiz var.160 metre uzunluğunda 26 metre genişliğinde 35000 grostonluk bir gemide uluslararası standartlarda ne kadar asbest kullanılıyorsa bu gemide de bir gram fazlası yok teknik olarak bu atıkla baş edecek sertifikalı söküm birimimiz ve ekipmanlarımız var. Basına yansıyanlar doğru değil. Üç hafta sonra gemi Aliağa"ya geldiğinde tüm basına açıktır. İsteyen gelip incelesin. Bu konuda firmamız çok hassastır. Çevre ve orman bakanlığından aldığımız 10 Temmuz 2006 tarih B180ÇYG 32965 sayılı yazıda söz konusu geminin ithalatına izni verildiği ve bu ithalatın Hollanda yetkili otoritesine bildirildiği açıkça belirtilmiştir. Geminin izinsiz yurda getirilmesi söz konusu değildir ” dedi.