DYP'DEN İHRACATÇILARA ZİYARET
Doğruyol Partisi Genel Başkanı Mehmet AĞAR’ın, Ankara Esenboğa Havaalanı’ndaki yoğun sis nedeniyle uçak seferlerinin durması nedeniyle katılamadığı ziyarete, çoğunluğu İstanbul’dan gelen DYP Genel Başkan Yardımcıları Tevfik ALTINOK, Binh
2006-02-21 20:11:41
Doğruyol Partisi Genel Başkanı Mehmet AĞAR’ın, Ankara Esenboğa Havaalanı’ndaki yoğun sis nedeniyle uçak seferlerinin durması nedeniyle katılamadığı ziyarete, çoğunluğu İstanbul’dan gelen DYP Genel Başkan Yardımcıları Tevfik ALTINOK, Binhan OĞUZ, Celal ADAN, Orhan KEÇELİ, DYP Eski Genel Başkanı Yıldırım AVCI Genel İdare Kurulu (GİK) Üyeleri Emin DİNLETEN ve Birol ÖZCAN, Merkez Karar Kurulu Üyeleri Güler ASLAN ve Necip KALKAN, İzmir İl Başkanı Turhan ARINÇ, DYP İl Başkanlığı yetkilileri ile bir grup partili katıldı.Toplantıda, son günlere damgasını vuran döviz kuru ile ihracatçılarımızın hükümetten enerji, istihdam maliyetlerinin azaltılması, kayıtdışı ekonomi ile mücadele gibi beklentileri dile getirildi. DYP heyetine başkanlık eden Genel Başkan Yardımcısı Tevfik Altınok, son yıllarda uygulanmakta olan sıcak para politikasının bir sonucu olarak döviz kurundaki gerilemeden kaynaklanan sorunların son dönemde daha da ağırlaştığının farkında olduklarını ifade ederek, “Ziyaretimizin ana sebebi hepimizin bildiği sorunları, ilk ağızdan ihracatçılarımızdan dinlemek için buradayız” şeklinde konuştu.“En son verilere göre 63 milyar doları aştığı öğrenilen sıcak paranın ülkemize geliş sebebi yüksek getiri beklentisidir” diye konuşan Altınok, şöyle devam etti: “Türkiye dışındaki hiçbir ülkede yüzde 6-7’den fazla dolar bazında getiri elde edilemezken, ülkemizde dolar bazında reel getiri en az gelir sağlayan yatırım enstrümanı ile bile yüzde 25’in üzerindedir.”
Doğru Yol Partisi Avrupa Birliği ve Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Binhan Oğuz, tekstil-konfeksiyon ve yan sanayinin üç yıldır acil serviste bekletildiğini, Çin ve Hindistan menşeli tekstil ürünlerinin ülkemizi istila ettiğini, hükümetin sorunlara duyarsız olduğunu ve bir niyet eksikliğinin mevcut olduğunu söyledi. Binhan, şöyle devam etti: “Tekstil-konfeksiyon sektörü yanlış anlayışların ve anlatımların kurbanı durumundadır. İstihdam ve üretim açısından bu sektörlerimiz tarım gibi vazgeçilmez sektörlerimizdendir. 49 ile verilen teşvikler amacına ulaşmamıştır ve ülke kaynakları israf edilmiştir.”
Tekstil ve konfeksiyonda KDV’nin yüzde 18’den yüzde 8’e çekilmemesinin gerekçesinin IMF’in ikna edilememesi olduğunu vurgulayan Oğuz, “Mücevherat sektöründe bile tüm vergiler kaldırılmışken, tekstil-konfeksiyonda KDV indiriminin yapılamayışı bir niyet eksikliğinin göstergesidir. Bu indirimin gerçekleşmesi halinde kamu bütçesi daha da rahatlayacaktır” diye konuştu. Türkiye’nin rakipleri tarifelerle ve tarife dışı engellerle kendilerini korurlarken, Türkiye’nin tekstil – konfeksiyon sektörlerinin Çin, Hindistan, Bangladeş gibi enerji, işçilik gibi temel girdi maliyetlerinin düşük olduğu ülkelere karşı korumasız olduğunu belirten Oğuz, ülkemize pamuk fiyatının bile altında kumaş girdiğini, bir yıl kadar önce 700 bin metrekare olan kumaş ithalatının 1.5 milyon metrekareye ulaşmasının ülkemiz üreticileri açısından bir haksız rekabet unsuru haline geldiğini sözlerine ekledi.
Toplantıda söz alan, Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Jak Eskinazi, ülkemiz istihdamında, üretiminde ve ihracatında vazgeçilmez rol oynayan, pamuk, tekstil, deri ve konfeksiyon sektörlerinin mevcudiyetlerinin devamı için kurun normal düzeyine çekilmesinin elzem olduğunu belirtti. Eskinazi, şöyle konuştu: “Dünyanın en pahalı enerji fiyatları ile, istihdam üzerindeki ağır yüklerle ve bu döviz kurları ile Türkiye’nin 79 milyar dolar ihracat hedefini tutturması bir yana, mevcut düzeyini koruması imkansız hale gelmiştir. Son dönemde 200 bin kişi sektörde işsiz kalmıştır, bir çok firma kapanmıştır, acil tedbir alınmadığı takdirde bu tablo daha da ağırlaşacaktır.”Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Jak Galiko ise, 2000 ve 2001 yıllarında yaşanan ekonomik krizler sonrasında uygulamaya konulan mevcut ekonomik programın istihdam ve üretim parametrelerinin ihmal edildiğini belirtti. Galiko, “Programda, geç kalınmışta olsa, revizyon ve gözden geçirme şarttır. Döviz kurları en az yüzde 15 yükseltilmelidir.” Dedi. Deri ve Hazır Giyim Konfeksiyon gibi sektörlerde ihracatın yarıdan fazlasının bir elin parmaklarını geçmeyen firmalarca yapıldığını anlatan Galiko, son 1.5 – 2 yılda ihracatçının elindeki hedge ve forward gibi enstrümanların bir etkinliği ve anlamının kalmadığını belirterek, “İhracatçı da, verimlilik, modaya uygun kolleksiyonların 6 ayda bir yerine ayda bir hazırlanır hale gelmesi gibi çabaları da ayakta kalmayı sağlamaz hale gelmiştir” diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.