CUMHUR VE MÜLK AMİRİ

CUMHUR VE MÜLKÜM AMİRİ

Aliağalı Hemşerilerim
Bu gün size bazı gerçek ve yasal unsurlardan bahsetmek istiyorum. Belediyecilik dediğimiz zaman akla ilk gelen şey siyasi partiler ve siyasi parti içinde yer alan kişilerin belediye içerisinde söz sahibi olma istek ve arzularından dolayı yaşanan bazı sıkıntıların halkı ve belediye çalışanlarını olumsuz şekilde etkilediğidir. Seçimler sonrası belediyelerde işi olan vatandaşların yeni seçilen meclis üyeleri ve yeni atanan kişilere ulaşabilme mücadelesi başlar. Ulaşabilen torpilini bulan işlerini yaptırır. bu her dönem böyle olmuştur. Hâlbuki cumhurun-halkın-egemenliğine dayanan yönetim biçimleri ile tamamen zıttır.
Hangi parti olursa olsun hangi başkan olursa olsun daha seçilmeden önce adaylığını koyarken devletin bazı kanun ve yasalarını kabul etmiş ve bu yasa ve yönetmeliklere göre hizmet edeceğini bilir. Ama seçildikten sonra egoları yükselen ve daha dün elinde hiçbir yetkisi olmayan kişiler devletin gücünü eline alınca ne yapacağını şaşırır.
Aslında ne yapacağını da bilmiyordur. Nereden başlayacağını da bilmiyordur. Mensubu olduğu partinin yönetiminde alınan kararları başlar uygulamaya.
Alınan bu kararlar taraflı ve yanlı olduğu için cumhur dediğimiz halkın tamamını memnun etmediği için ayrımcılık kişi ve kurumlar arası sürtüşmeler başlar.
Belediyelerdeki kurum içi ve dışı yazışmaların hepsinde kâğıdın en üst orta kısmında T.C. ALİAĞA BELEDİYESİ amblemi mevcuttur. Yani yapılan bütün işlerin tamamı aslında TÜRKİYE CUMHURİYETİ devleti adına yapılmaktadır. Bütün resmi kurum ve kuruluşlarda olduğu gibi. Kaymakamlık, emniyet, milli eğitim, jandarma v.b bütün bu kurumlar nasıl yasalarla yönetiliyorsa oradaki görevliler işlerini yasaya göre yapmak zorundalar sa ve bu işlerini yasalara göre yapmak için eğitim almışlarsa belediyelerde de aynı şekilde mevcut yasalara göre hareket edilmek zorundadır.
Mülk kelimesi sahip olunan toprak demektir. Mülki amir ise o bölgenin sınırlarından sorumlu kişidir. Belediye başkanları ise mülki amir değildir. Mülki amir kaymakam ve validir.
Belediyeler ise bu mülk üzerindeki yasal uygulamaların yürütüldüğü bir kamu kuruluşudur. Kaymakamlık ve valiliğe bağlı çalışmak zorundadır.
Cumhur biz halk olduğumuza göre belediyeler de bizler için vardır. Devlet belediyeleri halka hizmet birimi olarak kurmuş ve yasallaştırmıştır. Belediye başkanları da bizlere hizmet etmek için seçilip gelir ve mazbatasını aldıktan sonra bir sonraki seçimlere kadar devlet memuru olurlar. ve devlet memurları muhakemat kanununa göre yargılanırlar.
Ne yazık ki devletin işleyiş ve prosedürünü bilmeyen siyasi parti içerisinde yer almış  cahil,  rant peşinde koşan, hemşeri ayrımcılığı yapan,etnik ayrımcılık yapan,makam ve mevki peşinde olan veya başka sebeplerden dolayı maddi ve manevi hesaplar içinde olan kişiler mevcut başkanı kullanarak emellerine kavuşmak isterler. Lakin bunlar gayrı yasal işler ise memurlar ve bu kişiler arasında sürtüşmeler başlar. ve seçimlere kadar bu böyle gider. Zaman zaman basından okuruz filanca belediyede başkan ve memurlar yargılanmaktadır veya şu kadar ceza almıştır diye. Bunlar yapılan gayrı yasal işlerin bedelinin ödenmesinden öte bir şey değildir.
Sayın vatandaşlar cumhur (halk) bizleriz bizler yönetileniz ama lütfen yönetimlere karşı yasal haklarımızı bilelim araştıralım. Belediyelerde işlerimiz olmuyorsa yapılmıyorsa bu bölgenin mülki amirine müracaat edelim. İnanıyorum ki mülkün amiri daha adil daha duyarlıdır. Çünkü mülkün amiridir.

Ahmet Tekin ALPERENOĞLU