BATI TRAKYA TÜRKLERİ MAĞDUR
Yakış, heyete Türkiye-AB ilişkileri hakkında bilgi verirken,KKTC'ye uygulanan tecrit kaldırılmadan, Türkiye'nin Kıbrıs Rum Kesimine limanlarını ve havaalanlarını açmayacağını söyledi. Heyet üyelerinin sorularını yanıtlayan Yakış, Ege konusuna da değindi.
2006-07-02 23:52:53
AB KONSEYİ GENİŞLEME GRUBU TBMM'DE
TBMM AB Uyum Komisyonu Başkanı Yaşar Yakış AB Konseyi Genişleme Çalışma Grubu üyelerini kabul etti. TBMM AB Uyum Komisyonu Başkanı Yaşar Yakış, AB ülkelerinin temsilcilerinden oluşan AB Konseyi Genişleme Çalışma Grubu üyelerini kabul etti.
Yakış, heyete Türkiye-AB ilişkileri hakkında bilgi verirken,KKTC'ye uygulanan tecrit kaldırılmadan, Türkiye'nin Kıbrıs Rum Kesimine limanlarını ve havaalanlarını açmayacağını söyledi. Heyet üyelerinin sorularını yanıtlayan Yakış, Ege konusuna da değindi. Yakış, Yunanistan'ın karasularını 12 mile çıkardığını, Türkiye'nin ise bunu ''savaş sebebi'' sayacağını ilan ettiğini hatırlatarak, ''Eğer bunu kabul etmiş olsaydık, Ege'deki bazı limanlarımız Yunanistan karasuları içinde kalacaktı'' dedi. Yakış, Yunanistan'ın aynı şekilde hava sahasını genişletme çabalarını da örnek gösterdi.
Yakış, Kıbrıs'ta Annan Planına Türklerin evet oyu verdiğini, ancak Rumların ise ''hayır'' dediğini hatırlatarak, sorunun çözümünde Türk tarafının gösterdiği çabayı anlattı. Yakış, Kıbrıs sorununun çözümü için BM platformunda yapılan çalışmaları da anlattı.
''AB KIBRIS KONUSUNDA VERDİĞİ SÖZLERİ YERİNE GETİRMEDİ''
CHP İstanbul Milletvekili Onur Öymen de Türkiye'nin Kıbrıs ve Ege konusundaki tezlerini anlattı. 1963 yılından bu yana Türkiye'de hiç bir hükümetin, Kıbrıs'taki tek yanlı ilan edilen hükümetleri tanımadığını anlatan Öymen, bundan sonra da tanınmayacağını söyledi.
AB'nin Kıbrıs konusunda daha önce Türkiye'ye verdiği sözleri yerine getirmediğini kaydeden Öymen, ''Türkiye'nin AB üyeliğini engellemek için sürekli Kıbrıs, Ege ve Ermeni konularını gündeme getirmeyin. Bu bize haksızlık olur'' diye konuştu.
Öymen, Türkiye'nin AB tarafından ''azınlık hakları'' konusunda eleştirildiğini ifade ederek, ''Yunanistan'da yaşayan Türklerin sorunları hala çözüme kavuşturulmadı. Okulları hala açılamıyor, seçilmiş müftüleri hapse atılıyor. Helen kökenli olmayan 6 bin kişi
vatandaşlıktan çıkarıldı'' diye konuştu. Türkiye ile AB arasında bir iletişim sorunu yaşandığını ifade eden Onur Öymen, ''Bir konu varsa lütfen bunu doğrudan bize iletin. Başka kaynaklardan bilgilenmeyin. Danimarka'da bize, Türkiye'deki cezaevlerinde 10 kişinin öldüğünü söylediler. Araştırdık, böyle bir şeyin olmadığını, verilen isimlerin hapiste bulunmadığını öğrendik. Bu durumu onlara aktardık ve sonra bizden özür dilediler'' dedi.
Kıbrıs Rum Yönetimi temsilcisi de Türkiye'nin limanlarını ve havaalanlarını açmasını beklediklerini ifade ederek, ''Larnaka'dan İstanbul'a doğrudan sefer düzenlemeyi arzuluyoruz. Bu ne zaman gerçekleşecek?'' dedi.
BATI TRAKYA TÜRKLERİNİN MAĞDURİYETİ
Batı Trakya'da, Türkiye ile Yunanistan arasında imzalanan 30 Ocak 1923 tarihli mübadele anlaşması uyarınca, İstanbul'daki Rumlar'la birlikte mübadele dışı bırakılan ve bugün sayıları 150 bin civarında olan bir Türk azınlık, etnik kimliğin inkarından seçimlere ve eğitime kadar önemli sorunlarla karşı karşıya. TBMM yeni yasama yılında konuyu araştıracak.
Batı Trakya'daki Müslüman Türk azınlığın sorunları, "Etnik kimliğin inkarı, dini liderlerini ve dini kurum yöneticilerini seçme, vakıflar, eğitim, seçme ve seçilme hakkı (Bağımsız adaylar için de yüzde 3'lük ülke barajı getirildi. Barajı aşmak için 200 000 oy gerekmekte), Yunanistan vatandaşlık yasasının 19. madde mağdurları, mülk edinme, Osmanlı Türk eserleri, ibadet yerleri ve ekonomik sorunlar" olarak sıralanıyor.
TBMM Avrupa Birliği Uyum Komisyonu Heyeti, 13-17 Haziran 2006 tarihlerinde Atina ve Batı Trakya'ya 5 günlük resmi bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaret sırasında Yunanistan makamlarının yanı sıra Müslüman Türk azınlığın temsilcileri ve soydaşlarla görüşmeler yapıldı. Görüşmeler ve incelemeler sonrasında Batı Trakya'da yaşayan Türkler'in çeşitli sorunlarının devam ettiği ortaya çıktı. Komisyon üyesi milletvekillerinin yanı sıra 33 milletvekili konuyu TBMM gündemine taşıdı. Bu çerçevede bir araştırma önergesi verildi. Araştırma önergesine şu milletvekilleri imza attı:"İnci Özdemir (İstanbul), Aydın Dumanoğlu (Trabzon), Faruk Çelik (Bursa), İrfan Gündüz (İstanbul), Mustafa Dündar (Bursa), Haluk İpek (Ankara), Gülseren Topuz (İstanbul), Hasan Angı (Konya), İsmail Ericekli (Çankırı), Mustafa Duru (Kayseri), Tevfik Ensari (İzmir), Zafer Hıdıroğlu (Bursa), Tayyar Altıkulaç (İstanbul), Muharrem Karslı (İstanbul), Fatma Şahin (Gaziantep), Nusret Bayraktar (İstanbul), İlhan Albayrak (İstanbul), Mehmet Sarı (Osmaniye), Recep Yıldırım (Sakarya), Murat Yıldırım (Çorum), İrfan Rıza Yazıcıoğlu (Diyarbakır), Mahmut Kaplan (Şanlıurfa), Ömer Özyılmaz (Erzurum), Ramazan Toprak (Aksaray), Ünal Kacır (İstanbul, Bekir Bozdağ (Yozgat), İbrahim Köşdere (Çanakkale), Alaettin Güven (Kütahya), Cahit Can (Sinop), Telat Karapınar (Ankara), Mehmet Salih Erdoğan (Denizli), İbrahim Çakmak (Tokat), Recep Özel (Isparta)."
ÖNERGENİN GEREKÇESİNDE İSE ŞU İFADELERE DİKKAT ÇEKİLDİ:
"Batı Trakya'da yaşayan Müslüman Türk azınlık, uluslararası antlaşmalardan kaynaklanan haklarını, maalesef kullanamamaktadır. Yunanistan Vatandaşlık Yasası'nın eski 19. maddesi uyarınca yaklaşık 60 bin soydaşımız haksız yere Yunan vatandaşlığından çıkarılmıştır. Hatta, vatandaşlıktan çıkarılanlar arasında, akrabalarını ziyaret etmek veya seyahat amacıyla Yunanistan dışına çıkan kişilerle, Yunan vatandaşı olarak çalışmak için Avrupa'ya giden Türkler de vardır. Öte yandan, Batı Trakya Müslüman Türkleri'ne müftülerini özgür iradeyle seçme hakkı da tanınmış olmasına ve 1990 yılı sonuna kadar müftüler cemaat tarafından seçilmesine rağmen, bu uygulama keyfi bir kararla iptal edilmiş, Gümülcine ve İskeçe Müftülükleri'nin başına, Yunanlı yöneticilerin tayin ettiği ve Müslüman Türkler tarafından onaylanmayan müftüler getirilmiştir. Bu sebepten dolayı soydaşlarımızla Yunan Hükümeti arasında atanmış ve seçilmiş müftü konusunda ikili bir durum ortaya çıkmıştır. Batı Trakya Müslüman Türkleri'nin önemli sorunlarından bir tanesini de 'eğitim' konusu oluşturmaktadır. Lozan Antlaşması'nın 40. maddesi, Müslüman Türk azınlığına, masrafları kendilerine ait olmak üzere, anadilinde eğitim yapacak öğretim kurumları kurmak hakkını tanımaktadır. 41. maddesi ise, Yunan Hükümeti'ne, Müslümanlar'ın çoğunlukta bulundukları bölgelerde ilkokul eğitimi görecek Türk çocukları için okullar açılmasını öngörmektedir. Yunanistan'ın Batı Trakya'daki Müslüman Türk azınlığına yönelik uygulamalarının Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda kapsamlı bir biçimde ele alınması ve ortaya konulacak çözüm önerilerinin Türk ve dünya kamuoyunda ilan edilmesinde son derece önemli faydalar vardır."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.