ALİAĞA’YI KİRLETENLER AÇIKLANACAK

ALİAĞA'DA YAPTIĞIMIZ ÇALIŞMALARLA KİRLİLİK ORANLARINI NET BİR ŞEKİLDE BİLİMSEL ARAŞTIRMALARLA KAYIT ALTINA ALACAĞIZ.

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İYTE), TÜBİTAK ve Türkiye Atom Enerjisi kurumlarının işbirliğinde Aliağa'nın sanayi kaynaklı çevre kirliliğinin boyutlarını belirleme çalışmasında önemli sonuçlar elde ediliyor. Çalışmanın ilk bölümünde kirliliğin korkulacak boyutlarda olmadığı ortaya çıktı.

Bilim adamları, Aliağa Endüstri Bölgesi'nde hava kirliliğine neden olan organik ve inorganik kirleticilerin düzeylerinin, kaynaklarının ve insan sağlığına etkilerinin belirlenmesi için yoğun bir çaba gösteriyor. Kış dönemi çalışmalarında sona gelindiğini söyleyen DEÜ Çevre Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdurrahman Bayram, “Aliağa'da çevre kirliliğinin korkulan boyutta olmadığını tespit ettik” dedi.

Bu kapsamda bir çalışmanın Türkiye'de ilk defa yapıldığına dikkat çeken Bayram, “Yaklaşık dört ay boyunca istediğimiz çalışmaları yaptık. Horozgediği ve Aliağa Merkez'de online olmak üzere yaklaşık 50 noktada pasif örnekleme yöntemiyle ölçüm yaptık. Sonuçlar daha ham noktada. Ayrıntılı açıklamayı daha sonra yapacağız. Kış ölçümleri tamamlandı sayılır. Haziran'da 6 aylık yaz ölçümlerine de başlayacağız" diye konuştu.

Yapılan çalışmalarla birlikte Aliağa'nın kirlilik haritasının çıkarılacağını kaydeden Bayram, “Kirliliğin kaynaklarını tespit edeceğiz. Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı verilerde dünya standartları açıklanmış Aliağa'daki değerler dünya standartlarının altında görünüyor. Bu rakamlara göre endişelenecek bir durum yok. Burada vatandaşların kendilerini çelikhanelerin, PETKİM, TÜPRAŞ ve ağır sanayinin hemen yanı başında daha bir rahatsız hissetmesi doğal. Burada yaptığımız çalışmalarda açıkça gördük ki; değerler bizim beklediğimizin, korktuğumuzun altında. PETKİM ve TÜPRAŞ'ın da doğalgaza geçmesi bu değerlerin düşmesinde büyük pay sahibi oldu” şeklinde konuştu.

Aliağa'nın bir çevre kirliliği sorunuyla yıllardan beri karşı karşıya olunduğuna işaret eden Doç. Dr. Bayram, "Çevre kirliliğinin boyutları konusunda elimizde net bir veri yoktu. Kirliliğin ölçüsü ve insan sağlığına zararlı olup olmadığı konusunda konuşabilmemiz için, elimizde ölçümler sonucunda ortaya çıkan net veriler olmalı. Aliağa'da yaptığımız çalışmalarla kirlilik oranlarını net bir şekilde bilimsel araştırmalarla kayıt altına alacağız. O zaman Aliağa'daki kirlilik boyutları ve insan sağlığına etkileri üzerine daha net konuşabileceğiz. Aliağa Belediyesinin bize olan maddi manevi desteğinden dolayı teşekkür ederim" diye konuştu.

Aliağa'da kirlilikle mücadele anlamında dev adımlar attıklarını söyleyen Aliağa Belediye Başkanı Tansu Kaya da, "Kirlilikle mücadeleyi bilimsel olarak yapıyoruz. Havaya karışan maddelerin oranlarını ve toplam kirlilik içindeki paylarını bilirsek, yerel yönetimler olarak yaptığımız kontrol tekniklerinde havayı kirleten çok küçük paydaki sanayi kuruluşlarından değil de kirlilikte payı büyük olanlardan başlayarak sorunu daha çabuk çözmüş oluruz" dedi.

Sanayi kenti Aliağa'da hava kirliliğinin boyutlarını ortaya koyabilmek için belediye-üniversite işbirliği sonucu belirlenecek bilimsel verilerin, kirlilikle mücadelede nasıl bir yöntem uygulanacağını ortaya koyacağına işaret eden Başkan Kaya, "Halkımızın sağlığı bizim sağlığımız demek. İnsan sağlığı üzerinde etkisi olan yeni bir kirlilik kaynağına müsaade etmedik. Geçmişte hatalı olarak kurulmuş ve günümüze kirletici vasfı olarak süregelen sanayi tesisleri ile ilgili olarak da iyileştirme çalışmalarımızın yanında denetimlerimizi de aralıksız sürdürüyoruz" dedi.