AİLE İÇİ ŞİDDET

GEBELER DE AİLE İÇİ ŞİDDETE UĞRUYOR

Kadınların gebe kaldığında aile içi şiddete uğrama riskinin arttığını belirten Ege Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr.Ahsen Şirin, “Alışveriş merkezlerinde, iş yerlerinde, hastanelerde gördüğümüz gebe kadınlar istismarın kurbanı olabilirler” dedi.

Gebelerde aile içi şiddetin tanısı ve görülme sıklığı ile ilgili pekçok çalışmada; düşükle gelen kadınlarda anamnez ve muayenede aile içi şiddetin sorgulanmasının önerildiğini kaydeden Prof.Dr.Şirin, “Yapılan araştırmalar gebelikteki travmanın en sık nedeni yüzde 51 oranında darp olarak belirtilmiştir. Gebelerin yüzde 32.2"si gebeliklerinden önce, yüzde 28.4"ü önceki gebeliklerinde, yüzde 24.8"i ise şimdiki gebeliğinde fiziksel şiddete uğradığını belirtmiştir” diye konuştu.

Gebelikteki şiddetin, gebeliğin sonucunu etkilediğini kaydeden Prof.Dr.Şirin, “Aile içi şiddet diğer travmalar gibi kadında erken doğum, düşük, doğum öncesi kanama gibi pekçok soruna neden olmakta, bebekte ise düşük doğum ağırlığı, yaşama şansını azaltabilecek sorunlara yol açmaktadır. Gebe kadınlarda aile içi şiddetin en dramatik sonucu, anne ve bebek ölümleri olarak karşımıza çıkmaktadır” dedi.

Hemşirelerin gebelik boyunca şiddeti her ortamda teşhis edebileceğini açıklayan Prof.Dr.Şirin, “Ev ortamı, şiddeti taramak için en uygun yerdir. Hemşireler, ev ortamında bütün kadınları şiddet yönünden taramalıdır. Şiddete maruz kalan gebe kadınların, istismar döngüsünü kırmak için hemşirelik eğitimve müdahalesine ihtiyacı vardır” diye konuştu.