23 Kasım 2024
  • İzmir19°C

2. SU ÜRÜNLERİ SEMİNERİ

İzmir İli Su Ürünleri Kooperatifleri Eğitim ve Bilgilendirme Seminerlerinin ikincisi bu yıl 10-14 mart tarihilerinde İzmir’in Çeşme ilçesinde Çeşme Pırıl Otelde yapıldı

2. Su Ürünleri Semineri

16 Mart 2008 Pazar 18:17

İZMİR  2. SU ÜRÜNLERİ SEMİNERİ ÇEŞME PIRIL OTELDE  YAPILDI  

2007 Yılının temmuz ayında  Balçova Termal otelde birincisi  düzenlenen Tarım Köy İşleri Bakanlığı İzmir Tarım il Müdürlüğü İzmir İli Su Ürünleri Kooperatifleri Eğitim ve Bilgilendirme Seminerlerinin ikincisi bu yıl 10-14 mart tarihilerinde İzmir"in Çeşme ilçesinde Çeşme Pırıl Otelde yapıldı Oturum Başkanlığını Tarım İl Müdürlüğü görevlisi Çiğdem MUSLUOĞLU "nın üstlendiği  Beş gün süren Seminere İzmir ili mevcudundaki kırkiki tane  su ürünleri kooperatiflerin başkanları ve başkan vekilleri , Tarım Bakanlığı, Tarım İl Müdürlüğü, Denizcilik Müsteşarlığı ,DLH  Bölge müdürlüğü, İzmir-Çeşme Liman Başkanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığından gelen yetkili heyetler katıldı. Konuşmacı olarak katılan heyetler seminer süresince kooperatif başkanlarını bilgilendirdiler ve karşılıklı soru cevap şeklinde fikir alış verişinde bulundular.Seminerin açılış Konuşmasını Seminere Ankara"dan katılan  Su Ürünleri Kooperatifler birliği  Genel Başkanı Ramazan ÖZKAYA yaptı. Genel Başkan ÖZKAYA konuşmasında  balıkçıların başlıca temel sorunlarına  deyindi.Eğitim ve Bilgilendirme Amaçlı yapılan seminerde  Su Ürünleri kooperatifleri  Slayt gösterileri, su ürünleri kanunu, avlanma hükümleri ,su ürünleri avcılık ve yetiştiricilik planlanması, Su ürünleri yetiştiriciliği bölgeleri belirlenme  esasları, Kooperatifçilik kanunu  ve su ürünleri kooperatifleri ile ilgili mevzuatları , İzmir İli Balıkçılığı ve güncel sorunları, balıkçı barınakları, balıkçı barınakları kiralama ve işletme esasları, balıkçı barınakları yönetmeliği, Kooperatifler kanunu, su ürünleri kooperatifleri denetim sorunları, Su ürünleri üretimi,pazarlaması ve sorunları, Su ürünleri kooperatifleri projeleri uygulama teknikleri ve desteklenmeleri, Avlanma esasları dahillinde sahil güvenlik uygulamaları yasak bölgeler  ve belirlenme  esasları, insan mücadelesi ve bu konuda kooperatiflerle sahil güvenlik iş birliği, Vergi usul ve esasları ile su ürünleri kooperatiflerinde uygulama esasları ,ÖTV siz mazot ve uygulama esasları gerekli belgeler ve belge tanzimleri, Deniz varlıklarımızın korunması ve bu konuda işbirliği , su ürünleri projeleri, Balıkçı barınaklarında imar uygulamaları , Su ürünlerinin ab kapsamında değerlendirilmesi projelendirilmesi ve dış kaynaklı proje ve kredilerinin kullanımı, AB uyum yasaları kapsamında su ürünleri mevzuatı, Tarımsal araştırmalarda ve tarımsal üretimde su ürünleri, iç sularda su ürünleri yetiştiriciliği ve sorunları  balık hali yasası ve uygulama esasları  konu başlıklı bilgiler katılımcılara ilgili konuşmacılar tarafından geniş kapsamda anlatıldı.

 

RAMAZAN ÖZKAYA "NIN AÇILIŞ KONUŞMASI

Merkez birliğimiz 11 bölge birliğinin oluşturduğu bir üst bir üst birliktir. Bölge birliklerimiz ise yaklaşık 190 birim kooperatife hizmet vermektedir. Ve merkezimiz sayı olarak vermek gerekirse yaklaşık on beş bin balıkçıyı ilgilendiren bir yapıdır. Amacımız bölge birliklerimiz aracılığı ile balıkçımızın ekonomik ,kültürel, sosyal  gelişimine katkıda bulunmak konularından haklarından ve sorumluluklarından haberdar etmek bilgi ve teknolojik yenilikleri duyurmaktır. Ayrıca Avrupa Birliğine üyelik sürecinde tüm tarım sektöründe olduğu gibi balıkçılıkta da çok fazla uyumu gerektiren kanunlar mevcut olup bu konularda bilgi sahibi olmak ve balıkçımızı bilgilendirmek durumundayız. Hedefimiz ideali yakalamaktır ancak hem balıkçılar olarak hem de kurum olarak bir çok sorunumuz bulunmaktadır Merkezimiz 2004 yılında bölge birliklerimizin samimi istekleri ve çalışmaları doğrultusunda kurulmuştur. Ancak hedeflerimize ulaşabilmemiz ciddi anlamda kurumlaşabildiğimiz zaman mümkün olabilecektir. Kurumlaşabilmek  için ise hem maddi hem de manevi anlamda desteklenmeniz en alt basamağımız olan kooperatiflerimizin gelirlerinin devlet tarafından alınacak bir takım kararlarla garanti altında olması gönüllülük esasından çıkarılması gerekmektedir.Bu şartlarda inanıyoruz ki kooperatiflerimiz bölgelerine bölgelerimizde  merkeze olan yükümlülüklerini yerine getirecektir. Bugün kü konuşulanlarda merkezimiz sadece iyi niyetlerle elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışmaktadır. Bu noktada tarım bakanlığından beklentilerimiz bulunmaktadır.

Tarım Bakanlığı tarafından alınacak bir kararla veya bir kanun maddesi ile avlanan ürünün belli bir yüzdesini ( eğitim ve denetim fonu adı altında olabilir) Kooperatiflere bölge birliklerine ve merkez birliğine örneğini ormancılık kooperatiflerinde gördüğümüz gibi kaynak olarak aktarılması bizlerden beklenen hizmetin yerine getirilmesine imkan sağlayacaktır.

Bakanlıkta kayıtlı sistemleri ile ilgili ciddi çalışmalar yapılmaktadır.avlanan ürünlerin kayıt altına alınmasında merkez birliği başkanı olarak kooperatiflere de bakanlık yetkilileri  gözetiminde veya kontrolünde yetki verilmesinin kaçağı önlemede yararı olacağına inanıyorum aynı zamanda kayıt dışının önüne geçilebilecektir.Örneğin bizler balıkçıyız ve yıllık avlanan miktarı biliyoruz bu miktar yaklaşık 2 milyon ton olmasına rağmen istatistiklerde 500-600 bin ton olarak yer almaktadır.doğru verilere hem balıkçının katma değere gerçek katkısı ortaya çıkacak hem de ileride olası AB kotalarına karşı elimizde gerçek rakamlar bulunacak hak kaybımız olmayacaktır

Avcı balıkçılara devlet desteği bulunamamaktadır devletimizin avcılık yapan balıkçıya desteği sadece özel tüketim vergisinden muaf yakıt konusunda olmaktadır Ancak bu destek küçük balıkçıya yarar sağlamamaktadır bu destekten yararlanabilmek için gerekli evrakların temini yaklaşık bin ytl civarındadır ve küçük balıkçının bu masrafı karşılayacak ürünü yakalaması garanti değildir. Kısaca küçük balıkçıya hiçbir destek yoktur. Girdilerin çok yüksek olduğu  yurdumuzda hep ihmal edilen balıkçımızın da diğer devletlerde olduğu gibi acil desteklenmeye ihtiyacı vardır.

Balıkçımız sosyal güvenlik haklarından mahrumdur  balıkçılık tarımın hiçbir sektörüne benzemeyen özel bir meslektir nerede ne zaman ne kadar ne avlayacağınızı bilmeden sadece rastgele diyerek yola çıktığınız bir meslektir gecesi gündüzü istirahatı olmayan evinden yuvasından aylarca uzakta denizin ortasında mücadele eden balıkçılarımızın maalesef sosyal güvenliği bulunmamakta sadece tarım sigortasından yararlanabilmektedir. Ancak balıkçının çalışma koşulları malum tekne üzerinde mesai kavramı olmadan günlerce gece gündüz hizmet vermektedirler. Ayrıca bir işçinin diğer sezon aynı tekne için çalışıp çalışmayacağı garanti değildir. O yüzden  bu konuda özel bir çalışma yapılıp balıkçıya özel bir sosyal güvenlik formülünün bulunması gerekmektedir normal mesleklerde olduğu gibi balıkçılarda hizmet sürelerini tamamladıkları zaman emekli hakkına sahip olmalılar balıkçılarımızın  çoğunun avladığı üründen  aldığı pay dışında herhangi bir güvencesi bulunmamaktadır.

AB "nin balıkçılık politikaları ve Türkiye balıkçılığı üzerinde etkileri hakkında da bir şeyler söylemek lazım merkez birliğimiz ve bölge birliklerimiz hep birlikte yoğun olarak bu konuyu anlamaya ve biz neler getirip neler götüreceğini kavramaya çalışıyoruz. Şu kadarından eminiz ki Avrupa birliğinde balıkçılar çok iyi örgütlenmişler  bu örgütler avlanacak ürün ürün miktarı Pazar ve  fiyatlar konusunda söz sahibi böylece hem denizlerinin kaynaklarının korunmasında hem de balıkçısının ve tüketicinin korunmasında tüm vebal bu örgütlere ait. Olay benimseme ve sahip çıkma olayıdır devlet sadece denetimden sorumludur. Az öncede belirttiğim gibi bizdeki kooperatiflerde tamamı olmasa dahi bir takım yetki ve sorumlulukların şimdiden verilmesi gerekmektedir devlet yine denetimini yapsın ancak sorumluluk verilmeden sahiplenmek benimsemek çok zor. Balıkçılarımızın sorunları ne yazık ki hiç bitmiyor en son hepimizi korkutan 5728 sayılı kanun bu kanunda özetle ticari gemilere boy ayırt edilmeden  tüm balıkçı gemileri aynı kategoriye sokulup keyfiyete göre  BEŞ BİN ile YİRMİBEŞBİN YTL arasında ceza kapsamına alınmaktadır zaten balıkçının uyması gereken  bir sürü kanun ve muhatabı bir sürü ceza bulunmaktadır . birde üstüne bu yasa çıkmıştır. Bu yasa eksiktir adil değildir yeniden gözden geçirilmesi ve düzenlenmesi gerekmektedir. Hasan ESER  / FOÇA

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.