KAÇAK AKARYAKITIN İKİ YILLIK VERGİ KAYBI 10,7 MİLYAR YTL
Akaryakıt kaçakçılığı ile mücadelede çok önemli değişiklik öngören kanuni düzenleme Bakanlar Kurulu’nun onayından geçti. Önümüzdeki günlerde Meclis’e gönderilmesi beklenen tasarı hakkında bilgi veren Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener’in açıklamaları kaçak akaryakıtta devletin kaybının tahmin edilenin üzerinde olduğunu ortaya koyuyor. Şener’in verdiği bilgiye göre akaryakıt sektöründeki ‘yüksek’ kayıt dışılık oranını, trafiğe çıkan araç sayısı artarken, tüketilen yakıt miktarının azalması ile tespit edilebilir. Resmi verilere göre 1990’da 3 milyon 750 bin olan araç sayısı, 2005 sonunda üç kat artarak 11 milyon 150 bine çıkıyor. Aynı dönemde akaryakıt satışının 12 milyon 600 bin tondan 16 milyon 800 bin tona çıktığını ifade eden Şener, “İkisini oran olarak karşılaştırdığınızda yüzde 124 gibi bir uyumsuzluk rakamına ulaşıyorsunuz. Meclis Araştırma Komisyonu raporunda da iki yılda tespit edilen kaçak akaryakıtın miktarı 7 milyon 800 bin ton olarak teyit ediliyor. Vergi kaybı ise 10 milyar 700 bin YTL olarak tespit ediliyor.” diye konuştu. Bütün kabine üyelerinin tasarıya imza attıklarını söyleyen Şener, kaçağın önüne geçmek için ‘ihbar’ mekanizmasının çalıştırılmasına dönük ‘teşvik edici ödüller’ ve caydırıcı cezalar getirildiğini söyledi. Tasarının suçu işleyene yüksek cezalar öngördüğünü belirten Şener, “Hhazırlanan yasa tasarısıyla akaryakıt kaçakçılığı yapanların akaryakıtına el konulacak ve yakalanan akaryakıtın bedelinin üç katına kadar para cezası verilecek. Şirketin lisansı iptal edilecek ve hiçbir şekilde yeniden verilmeyecek. Yakalanan kaçak akaryakıt bir ay içinde satılacak. İhbar yapanlar ile yakalayan kamu görevlilerine ele geçirilen akaryakıtın bedelinin yüzde 25’erlik kısmı ödül olarak verilecek. Kalan yüzde 50’lik kısım ise il özel idarelerinin tasarrufuna bırakılacak. Lisans sahibi dağıtıcı şirketler de bayilerinde ortaya çıkacak kaçak yakıttan sorumlu tutulacak ve 500 bin YTL ceza yiyecekler.” dedi.
Enflasyonda binde 5 artış beklenen tüketici fiyatları endeksi yüzde 1,34, binde 5 düşüş beklenen üretici fiyatları endeksi ise 1,94 artış gösterdi. Ortaya çıkan sonuç enflasyon hedefinde sapma olabileceği endişesi doğurdu. “Enflasyonda sapma yok, yıl sonunda hedef bantta kalır.” değerlendirmesi yapan Şener, Merkez Bankası’nın yıl sonu enflasyon beklentisinin yüzde 4,8-6,4, piyasanın ise yüzde 5-7 arasında değiştiğine dikkat çekti. Şener, mayıs ayından itibaren mevsimsellik etkisiyle fiyatlarda bir düşme beklendiğini kaydetti. Nisanda özellikle giyim ve ayakkabı fiyatlarının sezon değişikliği nedeniyle arttığını; ancak yıl boyunca etiketlerin yukarı çıkmasının söz konusu olmayacağını dile getiren Şener’e göre oranın yüksek çıkmasında petrol fiyatlarından kaynaklanan zamlarında büyük etkisi var. Şener, “Türkiye, IMF’ye borcunun tamamını ödeyecek güçte.” sözlerini yineleyerek, bundaki kastının bir tespiti dile getirmek olduğunu, bununla birlikte hükümetin borcun tamamının hemen ödenmesi gibi bir niyet taşımadığını ifade etti. “Her mülkiyeli biraz komünisttir.’’ sözlerine de açıklık getiren Şener, ifadelerinin arkasında olduğunu ve bu sözün, kamusal sorumluluk duygusunun yüksekliği manasında kullanıldığını belirtti.
MB: ENFLASYONDA EN BÜYÜK RİSK PETROL
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, enflasyon oranları hakkındaki değerlendirmesinde nisan ayı enflasyon oranlarının yüksek çıkmasının temel nedeni olarak ‘alkollü içecekler-tütün, enerji ve işlenmemiş gıda fiyatlarındaki yüksek oranları’ gösterdi. Bu ürünler dışında endeksin enflasyonda düşüşe işaret ettiği belirtilen değerlendirmede gıda fiyatlarındaki yüksek artışların devam etme ihtimali ve petrol fiyatlarına ilişkin belirsizliklerin kısa vadeli tahminler açısından risk unsuru oluşturduğu vurgulandı. Kurula göre petrol fiyatları sabit kalır ve büyük bir dışsal şok yaşanmazsa orta vadede enflasyon düşüşe devam edecek.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.