İzmir’in Sanatı, Egeart

İzmir’in sanat yaşantısına farklı bir ivme kazandırması beklenen EgeArt Sanat Fuarı, alanında bir çok başarılı esere imza atmış sanatçıyı da biraraya getirdi. Kariyerlerinde önemli bir noktaya gelen bu sanatçılar, İzmir’de ki sanat yaşamını, eksiklikleri, yapılması gerekenleri ve özellikle EgeArt Sanat Fuarı’nı değerlendirdi.
Sanatçı Elçin Ünal,-İzmir’de sanatsal hareketliliğin görsel sanatlar açısından yok denecek kadar az olduğunu belirterek bunun sebebinin sanatçılar arasındaki dayanışmanın eksikliği olduğunu söyledi. Ünal, “Üç büyük şehir içinde en zayıf şehir İzmir. Bunun en önemli sebebinin sanatçı dayanışmasının ve iletişiminin eksikliği olduğunu düşünüyorum. Yurt dışında dayanışma fevkalade sağlam. Bizde üniversiteler arasında bile iletişim yok. İzmir’de sanatçılar arasında ortak bir şeyler yapma inancı da isteği de yok” şeklinde konuştu.
HERKESE ÖNEMLİ GÖREVLER DÜŞÜYOR
Fuara katılan bir başka sanatçı Bingül Başarır ise İzmir’in sanat yaşamını diğer iki büyük kentle karşılaştırarak, İzmir’de sanatsal alanda gerçekleşen hareketliliğin süreklilik kazanması için herkese pay düştüğünü dile getirdi. Eskiden sanat yapıtının alıcısının aristokratlar olduğunu ifade eden Başarır,  “Tarihsel gelişim içinde burjuvalar sanatın alıcısı olmaya başladı. Bu anlamda İzmirli iş adamlarına da büyük pay düşüyor. Şimdiye kadar sanat eseri almak isteyen herkes kolayına kaçıp bu konuda gelişmiş olan İstanbul’a yönlendi. Ege art bu yönlenmeyi bir durdurma hamlesidir. Amacı ve içeriği çok iyi anlatılabilirse süreklilik kazanır. İzmir bir emekli şehri olarak anılmamalı” dedi.
USLAY: “SANATA İLGİSİZLİK İZMİR’E ÖZGÜ DEĞİL”
Sanatçı Yüksel Uslay ise sanata yönelik talebin azlığının sadece İzmir’e özgü bir şey olmadığı görüşünde. Uslay’a göre, Türkiye’nin diğer kentlerinde de aynı sorun var.  Ancak Uslay, İzmir’de sanata yönelik bir potansiyelin var olduğunu, kurumların düzenlediği kurslarla ve etkinliklerle bu potansiyelin ortaya çıkacağı görüşünde. Sanatçı Yüksel Uslay yapılması gerekenleri ise şöyle sıralıyor:
“İzmir’de sanatı halkla buluşturacak etkinlikler az. Bu boşluğun dolması ile sanata olan talebin artacağını düşünüyorum. Sergiler sıklaştırılmalı, bir yılda İzmir’de açılan sergi sayısı oldukça düşük. Sanatçılar ve sanatsal faaliyetler İzmir’de kendi kabuğuna çekilmiş, toplumdan uzak bir tablo çiziyor. Oysa sanat halkın  ulaşabileceği bir yerde durmalı, gerektiğinde halkın ayağına götürülmeli. Sanat herkese gerekli, sadece belli bir zümreye değil. Sanatı seven ülkesine doğasına da sevgiyle yaklaşır.”

OCAKLI: “EGEART  İZMİRDE  SANATI  TETİKLEYİCİ  FİTİL OLACAK”
İşte bu sorunlar ve çözüm önerileri ışığında, İzmir’in sanat yaşamına katkılar sağlamayı amaçlayan EgeArt Sanat Fuarı, sanatçıların umut kaynağı oldu. Fuara katılan sanatçı Cuma Ocaklı, EgeArt atılımının İzmir’de bulunan potansiyeli tetikleyici bir fitil olduğunu düşünenlerden. Ancak Ocaklı  Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ülkü Bayındır’ın sözlerine atıfta bulunarak, bu meselenin bir arz talep meselesi olduğunun altını çizerek, “Halkın sanatı talep etmesi gerekiyor. Üniversitenin şehrin kültürel-sanatsal yaşamını hareketlendirmek için bir şeyler yapması gerekliliği üzerinden değerlendirirsek Ege Üniversitesi’nin atılımı çok önemli. Beş tane üniversiteye sahip bir şehirde böyle birleştirici bir girişim şarttı” dedi.
Peki  EgeArt çalışmaları nasıl başladı ve nasıl gidiyor? İşte bu sorunun yanıtını yine fuara katılan sanatçılardan Ülkü Ünal veriyor:
“Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) sergilerle hareketlenen İzmir sanat yaşamına bir ivme kazandıracak büyük bir girişim gerekiyordu. Öncelikle AKM’nin önderliğinde resim kurslarına başladık. Ege Üniversitesi’nin 50. yılı dolayısı ile sanat etkinliklerini arttırmaya karar verdik.  EgeArt fikri E.Ü. Atatürk Kültür Merkezi’nde sergilere elverişli Galeri havası kazandırılan sergi salonunun aktifleşmesi üzerine oluştu. Seçici kurul, organizasyon komitesi oluşturduk ve iş bölümü yaparak hızla çalışmalara başladık. Daha sonra ege art fuarının jürisini oluşturduk.  Türkiye’nin bütün üniversitelerine, bütün illerine, bütün galerilerine hazırladığımız duyuruyu gönderdik. EgeArt sanat fuarının bir özelliği de uluslar arası nitelik taşıması. İtalya, Almanya, Fransa ve ABD’den sanat eserleri de katılacak fuara. Ayrıca özel koleksiyonerlerin  eserlerini istedik. Müzelerden, Turizm Bakanlığı Resim Heykel Müzesi’nden de katılım olacak. Çevre illerden de, Denizli’den, Aydın’dan da sanatçılar davet edildi.”
ÇITA YÜKSEK TUTULDU
Fuara katılmak içinse sanatçılar arasında tatlı bir rekabet yaşanmış. İsteyen herkesin kabul edilmemesinin yarattığı rekabet ise seçici kurul tarafından “sanatın gelişmesi için gerekli” olduğu gerekçesiyle açıklanıyor. Fuarın ileriki yıllarda daha genişlemesi durumunda amatör katılımcıların şansı da aynı oranda artacat. EgeArt Sanat Fuarı’na bu yıl 40-50 kadar sanatçı davet edildi. Talebin yoğun olması jüriyi zor durumda bıraksa da ilk fuar olması dolayısı çıtanın hayli yüksek tutulması için önemli bir fırsat oldu. Şimdi EgeArt Sanat Fuarı gelecek yıllarda da elde ettiği bu seviyeyi koruma amacında.