PROF. DR. GÖKSEL, “HABERLEŞME EN TEMEL İNSAN HAKKIDIR”
Basından sansürün kaldırılışının yıl dönümü olması münasebetiyle bir açıklama yapan Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Bülend Göksel “Haberleşme insanlar için vazgeçilmez en temel haktır. Basın özgürlüğü bu hakkın kitle iletişim araçları vasıtasıyla kullanılan demokratikleşmenin bir göstergesi olarak karşımıza çıkar” dedi.
Basın özgürlüğünün tarihsel süreç içindeki yerine de değinen Prof. Dr. Göksel şunları söyledi: “1789 Fransız İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi’nin 11. maddesi ‘düşüncelerin, fikir ve görüşlerin başkalarına serbestçe iletilmesi ve ifadesi insanın en kıymetli haklarındandır’ hükmünü açıkça ortaya koymaktadır. Bu çerçevede Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 19. maddesinde de ‘Ülke sınırları söz konusu olmaksızın haberleri her yoldan aramak, elde etmek ve yaymak’ insanların en temel haklarından birisi olarak ifade edilmiştir.
Bu her iki madde, bugün basın özgürlüğü olarak ifade bulan ‘vatadaşın haber alma özgürlüğünün’ temellerini oluşturmaktadır. Bu anlamda çağdaş ve özgür basın, vatandaşın haber alma ve iletme özgürlüğünün teminatıdır.
Dolayısı ile, ‘çoğulcu’ olarak tanımlanan günümüzün demokratik toplumlarında, vatandaşın develt yönetimine etkili ve anlamlı bir biçimde katılabilmesi için özgür basının varlığı son derece önemli bir koşuldur. Vatandaşlar ancak özgür basın sayesinde devletin sorunları, hükümetlerin politikaları ve faaliyetleri hakkında bilgi edinmek imkanına kavuşurlar. Bu nedenle özgür basının varlığını demokrasilerin vazgeçilmez unsuru olarak nitelendirmek yanlış olmayacaktır.”
OTORİTER REJİMLERDE MANİPÜLASYON
Kitle iletişim araçlarının kamuoyu oluşturmanın en etkili mekanizması olduğunu belirten Prof. Dr. Göksel basının belirli bir gücün eline geçmesi halinde kamuoyunu kendi istek ve menfaatleri doğrultusunda şekillendireceğini vurgulayarak otoriter rejimlerde yönetimin basını kontrol altında tutmak suretiyle kamuoyunu manipüle edeceğini belirtti. Prof. Dr. Göksel konuşmasını şöyle sürdürdü: “Osmanlı döneminde Abdülhamit’in bu yöndeki baskısından bunalan basın 24 Temmuz 1908’de meşrutiyetin ilanı ile birlikte 1876 yılından kalan sansür kararnamesini uygulatmama olanağı elde ettiler. İşte bu nedenle 24 Temmuz cumhuriyet döneminde Türk basınından sansürün kaldırılması ve basın bayramı olarak ilan edildi. Bu önemli günün tüm basın çalışanlarına kutlu olmasını diliyorum” .
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.