HABAŞ’IN KAPASİTE ARTIRIMI İÇİN BOZKÖY HALKI İLE ÇED TOPLANTISI YAPILDI.
Aliağa’da faaliyet gösteren HABAŞ Demir-Çelik, Sınaî ve Tıbbi Gazlar Endüstri A.Ş kapasite artırımı projesi için Bozköy halkı ile ÇED toplantısı yaptı. ÇED toplantısına İzmir İl Çevre Müdürlüğü ÇED Komisyonu, Çevre Bakanlığından yetkililer, Bozköy halkı ve HABAŞ Çevre Teknikeri ile Haddehane Müdürü Haşim Ayten katıldı.
“HABAŞ ÇEVREYE DAHA ÇOK ZARAR VERİYOR”
Haddehane ünitesinde depolama alanı ve kapasite artırımı konusunda halkın bilgilendirildiği toplantıda Bozköy halkının çevresel tepkilerine de muhatap olan HABAŞ yetkilileri zaman zaman zor anlar yaşadılar. Özellikle HABAŞ’ın filtrelerini çalıştırmadığından şikâyet eden ve yaşadıkları yerde tarım ile hayvancılığın bitme noktasına geldiğini savunan Bozköy halkı kanser vakalarının nedeninin bölgede faaliyet gösteren Demir-Çelik fabrikaları olduğunu belirttiler. HABAŞ’ın çevreye daha çok zarar verdiğini iddia eden köylüler bir an önce bu sorunun çözümünü istedi.
“HAFTA SONU FİLTRELER ÇALIŞMIYOR”
Bozköy halkı HABAŞ’ın diğer Demir-Çelik fabrikalarını örnek alması gerektiğini, aynı üretimi yaptıkları halde onların daha az kirlettiğini söyleyerek “Cumartesi ve Pazar günleri filtreleriniz çalışmıyor. Sizin yüzünüzden buralara yağmur yağmaz oldu. Kuyulardan çektiğiniz sular yüzünden bizim kuyularımız kurudu. Mahsüllerimiz demir tozlarından dolayı zarar görüyor. Köyümüzde yaşayan insanlarımız kanserden ölüyor. Üstüne üstlük burada yaşayan köy halkından hiç kimseye de iş vermiyorsunuz. Bütün kirliliğinizi biz çekiyoruz buna rağmen kimse sizden faydalanamıyor. Biz çevre yatırımlarınızı tamamlamadan sizin kapasite artırmanızı istemiyoruz.”dediler.
MUHTAR DÖNMEZ : “VERDİĞİNİZ SÖZLERİ TUTMADINIZ”
Bozköy Muhtarı Rafi Dönmez de köylerinde son 20 yılda yaşamının yitiren insanların yüzde 90’ının ölüm nedeninin kanser olduğunu, sularının kirlendiğini, mahsullerinin zarar gördüğünü, balkona çamaşır dahi asamadıklarını ifade ederek “Bizimle bu fabrikalar barışmadan yatırımlarınızı artırmanızı istemiyoruz. Her türlü pisliğinizi biz çekiyoruz üstüne üstlük eleman ihtiyaçlarınız için bizi tercih etmiyorsunuz. Bize verdiğiniz sözleri tutmadınız, tutmuyorsunuz. İşçi için kapınıza geldik oyaladınız ve almadınız. Belki işçi alarak bu tepkiler dinmeyecek çevre düzelmeyecek ama en azından pislikleri çeksek de istihdam sağlanacağı için biraz içimiz rahat olacak” dedi.
HABAŞ, “SORUNLARIN FARKINDAYIZ”
Demir-Çelik üretiminde dış pazarda iddialı bir kuruluş olduklarını söyleyerek HABAŞ’ı ve üretimini anlatan Haddehane Müdürü Haşim Ayten varolan sorunların farkında olduklarını belirterek “Biz bu sektörde faaliyet göstermeye başladığımızdan bu yana çevremize karşı elimizden gelen duyarlılığı göstermeye çalışıyoruz. Son olarak büyük yatırımlar ile yenilediğimiz filtremizi devreye soktuk. Takdir edersiniz ki devasa boyutlardaki bu sistemi devreye almak, bakımını yapmak çok zor ve zaman alıyor. Bu zaman zarfında çevre kirliliğine sebep olan görüntüler yaşanmıştır. Bundan sonra bu tür görüntülere rastlamayacaksınız. Sizlere söz veriyoruz.” Dedi.
Sürdürülebilir kalkınmadan vazgeçilemeyeceğini sözlerine ekleyen Haşim Ayten ilk zamanlarda 200- 300 kişi ile çalıştıklarını şimdi ise sayının 1500- 2000 işçiye ulaştığını söyleyerek “ Biz aynı zamanda istihdam sağlıyoruz. Bölge halkı buradan ekmek yiyor. Daha önce köyünüzden de işçiler vardı. Şimdi yok ama elimizden geleni yapmaya hazırız. Bu bizim için de bir avantajdır. Uzaklardan işçi getireceğimize sizden almak daha kârlı olacaktır. Bizim kuyularımızdan çektiğimiz ve kullandığımız su miktarı geri dönüşüm olarak kullanıldığından dolayı fazla değildir. Kullandığımız suyun yüzde 1.5 ini her gün kuyulardan çekiyoruz.” Diye konuştu.
ZİNCOX, BÖLGEYE FAYDALI OLACAK
Demir-Çelik de tufal, curuf ve demir tozu olarak üç atık türü olduğunu açıklayan Ayten, sadece tehlikeli atık statüsünde bacalarda biriken demir tozlarının sayıldığını belirtti. Yenilenen ve kapasitesi artırılan filtreleri sayesinde bunun da büyük ölçüde önüne geçileceğini tekrarlayan Haddehane Müdürü Haşim Ayten, Aliağa da kurulması planlanan ve tozları işleyip çinko üretiminde kullanacak olan Zincox firmasının çok faydalı olacağını ifade etti. Haşim Ayten şöyle konuştu; “ Cüruflarımızı yeni çıkan çevre yönetmeliği kapsamında terkedilmiş maden ocaklarına gömme çalışmalarımız devam ediyor. Bu bağlamda Çaltılıdere’de bulunan taş ocakları ile ilgili kapasite ve zemin geçirimliliği araştırması bitmek üzere. Ayrıca dolgu malzemesi olarak da kullanılabiliyor.” Dedi.
Tufallerin tamamını gemilerle Yunanistan’daki bir çimento fabrikasına gönderdiklerini kaydeden Ayten, “Orada Çimentoya katkı maddesi olarak kullanılıyor. Baca tozunu ise depolama alanlarımızda tutabiliyoruz. Ayrıca Kayseri de bulunan bir geri dönüşüm tesisine gönderiyoruz. Fakat üretimimiz devam ediyor. Bu yüzden atıkların daha sağlıklı değerlendirilmesi gündeme geliyor. Proje onayı beklenen Zincox geri dönüşüm fabrikası bu yönde atılan büyük bir adım olacaktır. Kayseri’ ye göndermekten ya da depolamaktan kurtulacağız. Biz bu bölgede en büyük fabrika olduğumuzdan dolayı gözler doğal olarak bizim üzerimizde. Diğer fabrikaların kapasitesi günlük 250, 500 veya 2000-3000 ton. Bizim kapasitemiz ise günlük 7000 ton. Sizden biraz daha sabır ve zaman istiyoruz. Bu sorunların hepsi bitecek. Sizden istediğimiz bu artan taleplere cevap verebilmek için hem depolama alanımız artırmak hem de üretimimizi bu ölçüde artırmaktır.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.