AYGÜN’DEN MALİYE BAKANI’NA ÇAĞRI “YANLIŞTAN DÖNÜN” “IMF TALİMAT VERDİ DİYE SAĞLIKTAN TASARRUF YAPMAK, ANAYASAYI YOK SAYMAK, VATANDAŞI GÖZDEN ÇIKARMAKTIR”
Ankara Ticaret Odası, IMF’nin talimatıyla sağlıkta tasarruf adı altında yürürlüğe konan uygulamaları yargıya götürdü. Ankara Ticaret Odası’ndan yapılan açıklamaya göre, ATO, Maliye Bakanlığı tarafından 1 Temmuz’da yayınlanan ve sağlık hizmetlerinde hizmet başına ödemeden vaka başına ödemeye geçilen tebliğin iptali ve yürütmenin durdurulması için Danıştay’a dava açtı. Dava dilekçesinde, “Bu karar kuruluşlar arasında ayırıma sebep olduğu gibi vatandaşı ölüme terk etmekten başka bir işe yaramayacaktır” denildi.
Herkesin sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı ve sosyal güvenlik haklarının Anayasal güvence altında olduğu hatırlatılan dava dilekçesinde “Sosyal Güvenliğin Asgari Normları Hakkında Uluslar arası Sözleşme ile Avrupa Sosyal şartında ‘sosyal güvenlik hakkı ve hastalık sigortasının kapsamı ve süresi’ belirlenmiştir. Devlet vatandaşına ve sigortalılarına, memurlarına hastalanmaları halinde iyileştirinceye kadar bakmak zorunda olduğunu taahhüt etmiştir” denildi.
İSTİHDAM VE VERGİ AZALACAK
Hizmet başına ödeme sisteminden vaka başına ödeme sistemine geçilmekle hastaların üstüne büyük yük bineceği, hastanelerin de maliyetin altında hizmet veremeyeceğinin belirtildiği dava dilekçesinde, “İlgili tebliğde özel ve kamu sağlık kurumu ve kuruluşlarında teşhise yönelik tedavi tarifesinin, branş bazında paket fiyatla ve çok düşük belirlenmesi, öncelikle hastaların tedavilerinin gerçekleşmemesine yol açacak, hastaların teşhis ve tedavilerini uzatacak, hatta ölümlere olacaktır. Öte yandan, zor durumda kalacak işletmelerde, hasta ve kurum karşı karşıya gelecek istenmeyen durumlar yaşanacaktır. İşletmeler zor durumda kalacak, istihdam düşecek, KDV ve diğer vergilerde kayıplar yaşanacaktır” denildi.
AYGÜN’DEN MALİYE BAKANI’NA ÇAĞRI: YANLIŞTAN DÖNÜN
Ankara Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Sinan Aygün, Maliye Bakanı’na çağrıda bulunarak, “Tebliğin iptali ve yürütmenin durdurulması için dava açtık. Ancak siz dava sonucunu beklemeden bu tebliği yürürlükten kaldırın. Vatandaş sefil olmadan, binlerce sağlık personeli işsiz kalmadan, yüzlerce sağlık merkezi iflas etmeden bu yanlışlıktan dönün” dedi.
IMF talimatlarını harfi harfine yerine getirmenin Türkiye’yi düzlüğe çıkarmadığının tecrübesinin geçmişte yaşandığını hatırlatan Aygün, şunları söyledi: “IMF talimat verdi diye sağlıktan tasarruf yapmak, Anayasa’yı yok saymak, vatandaşı da gözden çıkarmaktır. Hükümetler, vatandaşa hizmet etmek için koltuklara oturduğunu unutmamalıdır. İMF’nin sosyal gözü kördür. Bu körlüğü bile bile, olmayacak işlere amin demenin ne kadar büyük sosyal sorunlar açtığı unutulmamalıdır. Ayakta tedaviye getirilen bu kısıtlamalar hastaneye yatması gerekmeyen hastaların ahbap-çavuş ilişkisiyle hastaneye yatırılmasına sebep olacaktır. Bu da hastanelerin kilitlenmesine yol açacaktır.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.