ALLAH SENİ ERDOĞAN'A BAŞBAKAN ETSİN
Hasan Eser / Yeni Vizyon Gazetesi
AK Parti’nin olağanüstü kongre kararı almasıyla birlikte ‘Başbakan Toto’ da başladı.
Ayıya 'Bu sene Armutlar nasıl olacak?' diye sormuşlar. 'Çok bol, tatlı ve sulu olacak' diye yanıt vermiş... Hemen akabinde; 'Nereden biliyorsun?' demişler! 'Çünkü canım öyle istiyor' demiş.
Teşbihte hata olmazsa, bugünlerde herkes canı istediği gibi konuşuyor. Hatta şapkadan tavşan çıkarmaya çalışanlar bile var.
Özellikle de Ankara’da kulisler, dedikodular ve kehanetler gırla gidiyor.
22 Mayıs’ta AK Parti’nin Genel Başkanlığına kimin getirileceği merak konusu olurken, ne güzel ki CHP ile MHP’nin böyle bir derdi yok!
46 yıl iktidar da kalan Kanuni misali…
Kemal Kılıçdaroğlu ile Devlet Bahçeli’nin (Cenab-ı Allah geçinden versin) yaşadığı sürece CHP ile MHP’de bir genel başkanlık değişimi ufukta pek görünmüyor.
Aslında Meral Akşener, takdire şayan bir mücadele veriyor. Ancak Akşener’in MHP’ye Genel Başkan olması halinde AK Parti’ye ciddi oranda oy kaybettireceği öngörüsüyle, Meral Hanım’ın da önü kesilmek isteniyor.
Neyse konuyu dağıtmadan devam edelim.
Davutoğlu'ndan boşalacak Başbakanlık koltuğu için Binali Yıldırım, Numan Kurtulmuş, Bekir Bozdağ, Mehmet Ali Şahin ve Berat Albayrak gibi isimlerin üzerinde duruluyor.
Lafı hiç eveleyip gevelemeden belirtmek isterim ki; Mehmet Ali Şahin ile Bekir Bozdağ’ın çok fazla şanslarının olmadığına inanıyorum bu süreçte…
Neden diye sormayın lütfen, hem kim bilir belki de canım öyle istiyordur.
Bana katılır mısınız bilmem ama eğer Osmanlı döneminde yaşıyor olsaydık, Makbul İbrahim ya da Hırvat Rüstem Paşa misali… Berat Albayrak’ın sadaret makamı için şansı çok yüksekti…
Cumhuriyet döneminde olmamıza rağmen, tarih belki tekerrür de edebilirdi, ama Osmanlı’nın son damat sadrazamı olan ‘Ferit Paşa’nın tarihe kötü bir intiba bırakması bu ihtimali ortadan kaldırdı.
Daha açık konuşmak gerekirse; Albayrak'ın Başbakanlığa getirilmesinin 'Damat Ferit' benzetmelerini de beraberinde getireceği için ‘Berat Albayrak’ ismi olası seçeneklerin dışına itiliyor.
Merhum Necmettin Erbakan’ın yetiştirip Türk siyasetine armağan ettiği isimlerden biri olan Numan Kurtulmuş da adı geçen en güçlü isimler arasında yer alıyor.
Bir zamanlar, “Harun olmaya geldiler, Karun oldular. Biz AKP gibi firavunlaşmayacağız” diyerek, halkın umudu olan Numan Kurtulmuş’un sonradan HAS Parti’yi kapatıp, AK Parti’ye teslim olması sürecinde yapılan müzakerede neler konuşulduğunu bilmiyoruz.
O büyük transferde Numan Kurtulmuş’un hangi vaatler karşılığında AK Parti saflarına katıldığını da bilmiyoruz.
Velev ki “Başbakan olacaksınız” vaadiyle gelmiş olsa da, söz konusu vaadin mutlak yerine getirileceğinin garantisi mi var?
Öte yandan Numan Kurtulmuş, her ne kadar hitabeti güçlü bir isim olmuş olsa da nihayetinde tıpkı Ahmet Davutoğlu gibi akademisyen kökenlidir. Prof. Dr. unvanına sahiptir. Türk siyasetinde akademisyen ve asker kökenli isimlerin de ne kadar başarılı olabildikleri de analize muhtaçtır.
Geriye tek bir isim kalıyor. O isim de Türkiye'nin gelmiş geçmiş en başarılı Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım…
Uzun adamın AK Parti’de sırtını dayayabileceği birkaç isimden biridir Binali Yıldırım…
Tamam, kabul ediyorum. Rampa çıkan kamyon gibi ağır ağır konuşuyor ama… Kemal Kılıçdaroğu gibi akıcı konuşup sürekli gaf yapmaktansa, yavaş ve akılcı konuşmak daha evla değil midir?
Kaderin cilvesi bu olsa gerek. İzmir'e Belediye Başkanı seçilemeyen Binali Yıldırım, kuvvetle muhtemel Türkiye Cumhuriyetine Başbakan olacak.
Kesin mi? Tabi ki değil. Zira ben bu sürecin çok büyük sürprizlere gebe olabileceğini de düşünüyorum.
Birileri canının istediği isimleri parlatmaya devam ede dursun. Kaldı ki AK Parti’nin doğal lideri dış etkenlerden etkilenecek bir isim değildir. İsteyen istediğini söylesin o bildiğini okur. Geçen yazımda da söyledim: bu iktidar nihayetinde onun iktidarıdır.
Dolayısıyla AK Parti’de son sözü söyleyecek olan doğal lider, kimi işaret ederse Başbakan o olacaktır.
Doğal lider, hiç kimsenin beklemediği bir ismi çıkarıp, hepimizi ters köşeye de yatırabilir.
Örneklemek gerekirse; doğal lider, MHP’nin Meral Akşener ile başlayan yükselişini Tuğrul Türkeş’i Başbakanlığa getirerek bertaraf etmeye çalışabilir.
Ya da Partisini iyice Sağ’ın merkezine almak adına Demokrat Parti eski Genel Başkanlarından Süleyman Soylu’yu da işaret edebilir.
Amma velakin şu da unutulmamalıdır ki; Türkiye’de güçlü Başbakanlık dönemi şimdilik bitmiştir.
Yeni Başbakan için aranan en büyük özellik, biat kültürüne sahip olmasıdır.
Zira, Recep Tayyip Erdoğan’ın halk tarafından seçilmesiyle ‘çeyrek başkanlık’ (!) dönemine giren Türkiye, bu son siyasi gelişmelerle birlikte yarı başkanlığa da fiilen geçmiştir.
Ahmet Davutoğlu’nu ‘kukla başbakan’ olmakla itham edenler, kukla başbakanlığın nasıl olacağını asıl bundan sonra göreceklerdir.
Teşbihte hata olmazsa; Emr-ü ferman padişahındır.
Not: Yukarıda anlattıklarım eski bir yazımda kaleme aldığım şu satırları hatırlattı bana: Yavuz Selim döneminde annelerin oğullarına; 'Allah seni Yavuz'a vezir etsin!' diye beddua ettikleri rivayet edilir.
İlk bakışta Yavuz Sultan Selim'e vezir, yani Cihan İmparatorluğu'nda ikinci adamlık her ne kadar kudretli ve herkese nasip olmayacak bir mertebe olarak görülse de; aslında o dönemde vezirlik makamının ne kadar zor bir mevki olduğuna işaret ediyor 'Allah seni Yavuz'a vezir etsin!' bedduası...
Yavuz Selim hükümranlığının üzerinden asırlar geçti, artık günümüzde birine beddua etmek istiyorsanız; 'Allah seni Recep Tayyip Erdoğan'a Başbakan etsin!' diyebilirsiniz.
Hasan Eser / Yeni Vizyon Gazetesi / Ege Haberleri / Aliağa Haber / Foça HaberAliağa / Dikili Haber / Bergama Haber / Karşıyaka Haber/ Menemen Haber / İzmir Haberleri / Manisa Haberleri / Aydın Haberleri / Denizli Haberleri / Kütahya Haberleri / Afyonkarahisar Haberleri / Uşak Haberleri / Muğla Haberleri / Ege Haberleri /
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.