GÜNAYDIN ALİAĞA'DAN

 BİR YENİLİK DAHA!

ALİAĞA'DA SON YİRMİ YILDA YARATILAN  ÇEVRE KİRLİLİĞİNİN SON DURUMU HAKKINDA YAPILAN EN KAPSAMLI ARAŞTIMA'NIN ANLATILDIĞI 3 SAATLİK MEDİASYON TOPLANTISI'NIN

TAMAMINI İZLE !

ALİAĞA AKLANDI.  BİLİM ADAMLARININ İKİ YILLIK ARAŞTIRMASI NETİCESİNDE ORTAYA ÇIKAN VERİLER ALİAĞA"DA HAVA KİRLİLİĞİNİN KORKULAN BOYUTLARDA OLMADIĞINI ORTAYA KOYDU

BİRİNCİ BÖLÜM

İKİNCİ BÖLÜM

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

UZMANLAR İZMİR"İN HAVASINI ALİAĞA"NIN KİRLETMEDİĞİNİ BİLİMSEL VERİLERLE ORTA KOYDU

İzmir"in Aliağa ilçesinde, Orta Doğu Teknik Ünv. (ODTÜ), Dokuz Eylül Ünv. (DEÜ), İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İYTE), Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) ve Aliağa Belediyesi işbirliği ile Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) destekli başlatılan Aliağa"nın kirlilik haritasının çıkarılmasına yönelik bilimsel çalışma tamamlandı. ODTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gürdal Tuncel"in Başkanlık ettiği  “Aliağa Endüstri Bölgesinde Hava Kirliliğine Neden Olan Organik Kirleticilerin Düzeylerinin, Kaynaklarının ve Sağlık Etkilerinin Belirlenmesi” amaçlı projenin sonuçları TÜPRAŞ Halk Eğitim Merkezi"nde düzenlenen bir Mediasyon toplantısı ile kamuoyuna duyuruldu.

KİRLİLİK KORKULAN BOYUTTA DEĞİL

Proje çalışmaları ve sonuçları hakkında katılımcılara bir sunum yapan ODTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gürdal Tuncel Aliağa"da Demokrasi Meydanı"na ve Horozgediği köyüne kurulan iki aktif ölçüm istasyonunun yanında ilçenin 50

değişik bölgesinde pasif örnekleme yöntemi ile Aliağa"nın kirlilik haritasını çıkardıklarını belirtti. Prof. Dr. Tuncel artık Aliağa"da hangi kirletici nereden geliyor, ne kadar kirletiyor? Sorularının büyük ölçüde bilimsel veriler ışığında cevaplanabildiğini anlattı. Aliağa"da ilk defa bu kadar kapsamlı bilimsel bir ölçüm yapıldığının altını çizen Tuncel, Aliağa"da yılların getirdiği sanayi kaynaklı kirlilikle oluşan  toprak kirliliğinin, hava kirliliğinden daha fazla olduğunu söyledi. Aliağa"daki rüzgar hareketlerinin hava kirliliğinin oluşmasında etkin rol oynadığına dikkat çeken Prof. Dr Tuncel, Sürekli aynı yöne esen bir rüzgarın belli bölgelerin aşırı kirlenmesine yol açabileceğini ancak, Aliağa"daki rüzgar yönü çeşitliliğinin, kirliliği farklı saatlerde değişik yerlere dağıtarak belli bir merkezde kirli hava toplanmasını engellediğini dile getirdi.

Toplantıda konuşan DEÜ Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Abdurrahman  Bayram"da yapılan ölçümlerden çıkan sonuçlara bakıldığında Aliağa Kent Merkezi"nde ortaya çıkan ölçüm sonuçlarının korkulan boyutlarda olmadığını ifade etti. Prof. Dr. Bayram, “Aliağa Kent Merkezi daha çok PETKİM ve Rafineri"den etkileniyor. Bu Fabrikalarda da doğalgaz kullanımının başlamış olması kirliliğin boyutlarını azaltmış durumda. 2005 yılı Temmuz ayından 2007 yılı Temmuz ayına kadar süren ölçümlerde kükürt dioksit, ozon ve NO2 gibi sıkça görülen parametreler standart değerlerde görüldü. Aliağa"nın hava kirliliğinin İzmir"in havasını kirlettiğine yönelik bilimsel araştırma yıllar önce yine tarafımızdan yapılmıştı. Ama gelinen noktada geçmişte elde edilen verilerle şimdi konuşamayız” diye konuştu.

ÖLÇÜMLER SÜREKLİ YAPILMALI

Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisliği Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Aysen Müezzinoğlu"da  yaptığı konuşmada Aliağa gibi sanayi kentlerinde hava kalitesi ölçümlerinin sürekli olarak güncellenmesi gerektiğine işaret etti. Prof. Dr. Müezzinoğlu, “Finansman sorununu çözerek Aliağa"nın çeşitli yerlerine ölçüm cihazları kurmalıyız. Her zaman ölçüm yapılmalı” dedi.  İlk defa bir araştırmada işin uzmanlarının çalışmayı sağlık riskleri bakımından değerlendirdiğine işaret eden Prof. Dr. Müezzinoğlu, “ortaya çıkan değerler bugün için olağanüstü kirlilik standartlarında değil ama 2012 yılında yeni çevre standartları belirlenecek” dedi.

Mediasyon sunumunda ODTÜ"den Prof. Dr. Gürdal Tuncel, DEÜ."den Prof. Dr. Aysen Müezzinoğlu ve Prof. Dr Abdurrahman Bayramın yanı sıra,  yine DEÜ"den Güray Doğan, Mihriban Yılmaz ve Doç Dr Tolga Erbil birer sunum yaptı. Hava Kirletici ölçüm sonuçlarının sağlık riskleri bakımından değerlendirilmesi konusunun sunumunu ise İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü"nden (İYTE) Doç Dr. Sait Sofuoğlu yaptı.

BAŞKAN TANSU KAYA"NIN KONUŞMASI 

Uzmanların sunumunun ardından Aliağa Belediye Başkanı Tansu Kaya"da bir konuşma yaptı. Aliağa"da çevre sorunlarının geçmişteki düzensiz sanayileşmeden kaynaklandığını anlatan Başkan Kaya, “Göreve geldiğimizde bu bölgenin imar planlarının yapılmamış olduğunu gördük. Dolayısıyla imarsız, plansız büyümüş ve fabrikalaşmış olan bir bölge olduğundan burada düzenleme çalışmasının yapılması çok da kolay olan bir husus değil. Biz bu bölgenin imar planları ile ilgili çalışmayı 2007 yılı içinde tamamlayabildik. Bir çoğu düne kadar tarla tapusuydu. Bugün genelde fabrikaların bacalarından çıkan tozu ve dumanı konuşuyoruz” dedi. Aliağa Belediyesi olarak Çevre Kanununa göre hiçbir yaptırımları olmadığından dert yanan Başkan Kaya, “Bu bölgede kurulan sanayi tesislerinin hiçbirinin ruhsatlarını ben vermedim. Dolayısıyla burada oluşan düzensizlikten sorumlu olmamakla birlikte Sanayi kaynaklı kirliliğin önlenmesi görev ve yetkilerimizde değil. Ama biz yine de bölgenin kirlilikten arındırılması için ciddi çalışmalar başlattık” dedi.

2004 yılından itibaren yaptıkları etkin çalışmaların sonucu olarak cüruf, tufal ve baca külü atıklarının ayrı ayrı depolandığını ifade eden Başkan Kaya, geçmişte tehlikeli atıkların ayrıştırılmadan cüruflarla depolandığını, bu yüzden tüm atıkların tehlikeli atık sınıfına girdiğini vurguladı.

        Başkan Kaya, ''Elimizdeki verilere göre, noter tespitli 400 bin ton, tehlikeli diye adlandırılan bu malzeme, fabrikaların sahalarında depolanmış vaziyettedir. Biz Çevre Bakanlığı ile yapmış olduğumuz görüşmeler neticesinde bu tehlikeli atıkları Çaltıdere bölgesindeki taş ocaklarına uygun bertaraf koşullarında gömmeyi planlıyoruz'' dedi.

Bölgede kurulmuş olan tesislerin çevreye olan emisyon, deşaj ve depolama gibi her türlü sorun yaratan faaliyetlerine çeki düzen verme gayreti içinde olduklarını ifade eden Başkan Kaya şöyle konuştu: “Demir-çelik fabrikaları, PETKİM TÜPRAŞ gibi tesislerin tamamının doğalgaza dönüşümü sağlandı. Daha sonra bölgemizde faaliyet gösteren demirçelik fabrikalarının yüksek dereceli çalışan ocakların bulunduğu bölümdeki filtrelerin tamamı değiştirildi ve yenilendi. Bütün bu çalışmalar karşılıklı iyi niyet ve kurulan olumlu diyaloglarla sağlandı.”

Aliağa"da ayrı bir çevre sorunu olarak gösterilen Gemisöküm bölgesindeki iyileştirmelerden de bahseden Başkan Tansu Kaya, göreve geldiği günden bugüne kadar yaptıkları çalışmalar neticesinde 20 trilyon para harcanarak gemisöküm bölgesinin tamamen yapılandırıldığına dikkat çekti. Başkan Kaya, 2004 yılı öncesi ve sonrası gelinen durumun her türlü siyasi etkinin uzağında yapılan bilimsel araştırmalarla ortaya konduğunu ve ortaya çıkan olumlu tablodan duyduğu memnuniyeti ifade etti.

Toplantıya İzmir Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı Yıldız Sezgin Yılmaz"da katılarak kısa bir konuşma yaptı. Aliağa"nın geçmiş yıllarını da bildiklerini kaydeden Yıldız,  son 4-5 yıl içinde Aliağa"nın çevre konusunda büyük bir ivma yakaladığını söyledi. Yıldız “İşletmelerin gayretleri var, yerel yönetimin ve merkezi otoritenin bu anlamda işletmelere yaptığı baskılar var. Gelinen iyi bir nokta var. Bu süreci çok iyi takip etmek gerekiyor. Bundan da önemlisi planlama süreci var. Yeni kurulacak işletmelerin yer seçimleri ile çevresel etkilerinin değerlendirilip kurulması çok önemli bir süreç. Yeni işletme açılmamalı diyemeyiz. Önlemleri alınır ve bu etkileri göz ardı etmeden işletme kurulabilir” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından Başkan Kaya, bilimsel projenin hazırlanmasına emeği geçen bilim adamlarına plaket vererek teşekkür etti. 

MEDİASYON TOPLANTISI BİLGİLENDİRMELER

 PASİF ÖRNEKLEME

 KİRLETİCİ KAYNAKLAR

ALİAĞA KİRLİLİK HARİTASI