Foça Çevre ve Kültür Platformu'ndan Bahadır Doğutürk, iddialı bir açıklamaya imza attı. ÇED İptal Davaları devam eden İzdemir AŞ.ye ait İDÇ 1 kömürlü termik santrali ile yanı başına yapılması planlanan ENKA Termik Santrali için hazırlanan Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporları, bilirkişi tarafından yetersiz bulunduğunu bildiren Doğutürk, yaptığı bu açıklama ile çevrecilerin yüreğine adeta su serpti. Çevre konusunda verdiği çetin mücadele ile tanınan Doğutürk, e-posta aracılığı ile servis ettiği yazılı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Küresel iklim değişikliğinin başlıca nedenlerinden kömürlü termik santrallerin yarattığı kirlilik ve etkiler, bilirkişinin de dikkatinden kaçmadı. Türkiye'nin sanayi kirliliğinin en yoğun görüldüğü bölgelerden biri olan Aliağa’da bilirkişi, İzdemir AŞ.ye ait İDÇ 1 kömürlü termik santrali ile yanı başına yapılması planlanan ENKA Termik Santrali için hazırlanan Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporlarını yetersiz buldu.
Bilirkişi tartışmalı cüruf alanını uygun bulmadı
Ülkemizde en çok tarşılan kömür projelerinin başında gelen İDÇ 1 Termik Santralı hakkında ÇED raporunun iptali ile ilgili devam eden 4 dava var. Santralın atıklarını bıraktığı cüruf alanı ile ilgili ise 2015’te yürütmeyi durdurma kararı alındı. İzmir Şehir Planlamacıları Odası tarafından açılan davanın bilirkişi raporu, bölgenin atık depolamak için uygun olmadığını ortaya koyuyor. Rapora göre cüruf alanı, aynı zamanda bölgedeki zeytinlikleri de tehdit ediyor.
Açılan davaların sonuçları beklenmeden, ÇED raporu onayından önce üretim lisansı verilen İDÇ 1 termik santralı, tam kapasite çalıştırılmaya devam ediyor. Tesisten çıkan yıllık 160 bin ton kül, durdurma kararı olan cüruf alanına atılıyor. Tesis, her yıl 150 bin ton külü ise çevreye saçıyor. Aliağa’nın yanı başından denize dökülen dereye ise 160 bin metreküp atık su bırakıyor.
Enka Projesi Antik Kenti Tehdit Ediyor
Aliağa’daki projelere ilişkin diğer bir davada ise, Kyme üzerine yapılmak istenilen Enka Kömürlü Termik Santralı ile ilgili bilirkişi raporu mahkemeye sunuldu. Tarihi milattan önceye dayanan, Aiolis Krallığı’nın en önemli liman kentlerinden olan Kyme Antik Kenti, projenin ÇED raporundaki tartışmalı konuların başında geliyordu. ÇED İptal davasında mahkemeye sunulan raporda, Kyme Antik Kenti’ne dair bütüncül değerlendirme yapılmaması ve turizm potansiyelinin nasıl etkileneceğinin açıklanmaması yüzünden, ÇED raporu planlama açısından yetersiz bulundu.
Kamuoyunda zaten tartışmalı olan İDÇ’nin, bölgeye daha fazla zarar vermemesi için hemen çalışmayı durdurması gerekiyor. Enka Projesi’nin ise bu bilirkişi raporu ile artık yapılması mümkün değil.
Sıra İDÇ 2 Projesinde
15 Mayıs’ta Kömürden Kurtul demek için İDÇ’nin tartışmalı cüruf alanında bir araya gelen yaklaşık 2000 kişi ve bölge halkı olarak yıllardır kömürlü termik santrallara karşı mücadele veriyoruz. Türkiye’ye zarar veren kömür projelerinden İDÇ 2’nin mahkeme süreci devam ediyor. Mahkeme süreci bitmeden işletilen İDÇ’yi yapan İzdemir AŞ, gerçekleri görmezden gelerek ikinci üniteyi yapmayı planlıyor.
İDÇ 2’nin ÇED iptal davası bilirkişi raporu da yakında açıklanacak. Fakat halihazırda aynı bölgedeki santrallar içiin verilen kararlar ve raporlar İDÇ 2’nin gerçekleşemeyeceğini ortaya koyuyor. "
Bahadır Doğutürk'ün yazılı basın açıklamasıyla aktardığı; bilgi, görüş ve iddialarına konunun muhatabı olan ilgili kuruluşların ne yanıt vereceği merak ediliyor. Yanıt gelmesi halinde cevap hakkı tanıyarak, olası karşı görüşlere de gazetemizin sayfalarında yer vereceğimizin altını çizeriz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.